> Engeloji : Engelli

Translate

Engelli etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Engelli etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Mart 2024 Salı

ALIŞTIĞIMIZ GAFLAR


Dünyaca ünlü pop yıldızı Madonna, şarkı söylerken konserinin ön sıralarında oturan bir dinleyicisinden ayağa kalmasını istiyor. Kalkmayınca oturuyor diye kızıyor. Oysa bu seyirci engelli bir kişi... Madonna, böylece büyük bir gafa imza atıyor.

Madonna'nın kalabalıktan birini ayağa kalkmadığı için azarladığı bu video sosyal medyada paylaşılıyor. Videoda ünlü şarkıcının, doğrudan dinleyicisini işaret ederek, "Orada oturarak ne yapıyorsun?" diye sorduğu ve ikinci kez "Oturarak ne yapıyorsun?" diye tekrarladığı görülüyor. 

Madonna, seslendiği kişiyi daha iyi görebilmek için sahnede ileriye doğru yürüyor ve kalabalığın tepkisini çekiyor. Ünlü şarkıcı bu sırada konuştuğu seyircinin tekerlekli sandalyede olduğunu  fark ediyor "Ah, tamam. Politik olarak yanlış oldu. Bunun için üzgünüm. Burada olduğuna sevindim" diye özür mahiyetinde bir konuşma yapıyor.

Ancak, Madonna'nın önyargılı bu çıkışı sosyal medyada çok tepki alıyor. Birçok sosyal medya kullanıcısı Madonna'ya yönelik öfkesini dile getirerek, söylemleri için onu eleştiri yağmuruna tutuyor.

Bu tür durumlarla karşılaşmayan engelli çok azdır. Engelliler bu gaflara alışıktır. Ben de defalarca bu tür şeylerle karşılaştım. Otobüste "Sen gençsin kalk, ben oturacağım" diyen de oldu. "Sol elinle yeme..." diyen de... 

Kaynak: NTV

ALİYE YÜCEL

4 Mart 2024 Pazartesi

CANNES ÖDÜLÜ ENGELLİ ROLÜNE

Kuru Otlar Üstüne filmini Merve Dizdar, Cannes'da En İyi Kadın Oyuncu olduğu için merak ediyor ve seyretmek istiyordum. Süresine bakınca (197 dakika) vazgeçecektim. Ama merakım ağır bastı. 

İyi ki de öyle olmuş... Bir de ne göreyim? Filmde bir engelli hikayesi var! Merve Dizdar yani Nuray, patlama sonucu bir bacağı ampute olan biri... Spoiler vermek istemiyorum. Ama bunu yazmadan da edemedim. Bu arada Merve Dizdar, 76. Cannes Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü bir engelli rolüyle almış biliyor muyduk? Bunu yazan oldu mu? Yok...

Film, usta yönetmen Nuri Bilge Ceylan'ın... Filmin senaryosunu Nuri Bilge Ceylan, Ebru Ceylan ve Akın Aksu ile birlikte yazmışlar. Oyuncular ise; Deniz Celiloğlu (Samet), Merve Dizdar (Nuray), Musab Ekici (Kenan), Ece Bağcı (Sevim), Erdem Şenocak (Tolga), Yüksel Aksu (Vahit), Münir Can Cindoruk (Feyyaz), Onur Berk Arslanoğlu (Bekir), Yıldırım Gücük (Mustafa), Nail Cengiz Bozkurt (Emin).

Filmde toplumsal ve sosyal bir çok konu ele alınmış. Bunlarla ilgili bir çok yazı kaleme alınmıştır. Ben her zamanki gibi engelli ve engelli farkındalığı yönünden ele aldım. Nuray (Merve Dizdar), engelli biri; engelli bir öğretmen, engelli bir kadın olarak karşımızda... 

Engellilikle ilgili öyle etkili cümleler var ki, film yeni seyretmeyen çoktur diye yazmamalıyım diye düşündüm. Ama hepsini buraya yazmak isterdim. Seyretmeyecek olanlar okusun diye. 

Bir engelli olarak duygularını ve düşünceleri çok iyi anladım. Aynı durumu yaşayanlar aynı duygu ve düşüncelere sahip oluyor. Bazılarının altına imzamı atarım. 

Engelli kadın ve engelsiz erkek ilişkisi de ilginç bir biçimde anlatılıyor. Ne açıdan baktıkları gözler önüne seriliyor. Engellilerin filmlerde olumlu, daha doğrusu normal sunumu beni sevindiriyor. Bir farkındalık ortaya konuluyor. Böylece engelliye bakış yavaş yavaş değişir diye umuyorum. 

ALİYE YÜCEL

18 Şubat 2024 Pazar

ASPERGER FARKINDALIK GÜNÜ



Bugün 18 Şubat Dünya Asperger Farkındalık Günü... 

Otizm spektrum bozukluğunun bir çeşidi olan asperger sendromu, ismini Hans Asperger'den almıştır. 

Asperger sendromu sosyalleşme ve iletişim kurabilme yeteneklerini sınırlayan gelişimsel bir bozukluktur. 

Bu sendroma sahip olan kişiler dar ilgi alanlarına sahip olup, katı rutinler ve sıklıkla tekrarlayan davranışlar sergilerler.

ALİYE YÜCEL 

17 Aralık 2023 Pazar

SURİYE'DEN TÜRKİYE'YE UZANAN HİKAYE


Bugün Suriye'den Türkiye'ye uzanan bir engelli hikayesini yazacağım. Muna'nın hikayesini...  Muna, 3 yaşında Suriye'nin Hama kentinde sokakta yürürken kendisine bir araç çarpıyor. Kazadan sonra bacaklarından biri diz altından ampute ediliyor.

Tedavi görüyor ve kendisine yeniden yürümesini sağlayan bir protez takılıyor. 2003 yılında olan bu kazadan sonra savaş başlıyor. Muna, iki yıl boyunca, artık kendisine küçük gelse de aynı protezi kullanmaya devam ediyor. Durumunu şöyle anlatıyor: "Protez benim bedenim için artık çok kısa ve küçüktü. Yürürken zorlanıyordum ama protezimi değiştiremedim..."
 
Bir gün, okula giderken, Muna’nın protezi kırılıyor. Böylece ailesi ona yeni bir protez bacak yaptırmak için Türkiye'ye, Hatay'ın Reyhanlı ilçesine geliyor. 2013 yılında Muna'ya, 
Reyhanlı'daki Protez Uzuvlar için Ulusal Suriye Projesi (NSPPL) kapsamında faaliyet gösteren rehabilitasyon merkezinde yeni bir protez bacak takılıyor. 

Yeni proteziyle birlikte hareket kabiliyeti de artıyor. Böylece eğitimine devam ediyor. Muna, fizyoterapist olmayı hayal ediyor ve hayalini gerçekleştirmeye için üniversiteye gidiyor. Mezun olduktan sonra, Türkiye'de ilk protez bacağının takıldığı ve şu anda AB insani yardım fonlarıyla desteklenen merkezin bir iş ilanını görüyor.
 
Şimdi 23 yaşında olan Muna, kendi yapay uzvunun takıldığı AB tarafından finanse edilen merkezde fizyoterapist olarak çalışıyor. Yeni hastalar geldiğinde, yeni protez cihazlarını kullanmayı öğrenmelerine yardımcı oluyor.

Muna: "Protezim olmasa yürüyemezdim, liseye ve üniversiteye gidemezdim. Bu merkez beni hayatımda güzel şeyler yapmaya ve benim gibi insanlara destek olmaya itti. Bir hasta bana 'burası ağrıyor' dediğinde o acıyı ben de hissediyorum. Ben de benzer şeyleri yaşadım..." diyor.

"Araba kazasını geçirdikten sonra kendimi çok zayıf hissediyordum. Bunun ardından erkek kardeşimi savaşta kaybettim. Ama ailemin desteğiyle şimdi daha güçlüyüm ve kendimi başarılı hissediyorum. İşimi ise çok seviyorum." diye ilave ediyor.

Kaynak: https://www.eeas.europa.eu/

ALİYE YÜCEL

12 Aralık 2023 Salı

KİTAP ARTI

3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde engellilere yönelik bir çok çalışma ve faaliyetler yapılıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı da engelliler için yeni bir mobil uygulaması başlattı. "Kitap Artı" uygulaması hayata geçirildi.

İşitme ve görme engellilere yönelik uygulamanın amacı: işitme engelli çocuklar ve gençlerin; dil, okuma ve çözümleme becerilerini geliştirmeyi ve kitap okuma alışkanlıklarının gelişimine katkıda bulunmak.

Uygulama sayesinde, işitme engelli çocuklar küçük yaşlardan itibaren verimli bir şekilde okuma becerisi edinebilecekler.

Bakanlığının "Herkes İçin Kitap" sloganıyla hizmete sunduğu bu uygulamadaki seslendirilen kitaplardan görme engelliler de faydalanacak. 

"Kitap Artı" uygulaması aynı zamanda işaret dili öğrenmek isteyenlere de hizmet verecek şekilde tasarlandı. 

Uygulamadaki video kitaplar sertifikalı uzman işaret dili çevirmenleri tarafından hazırlanacak. Video kitapların platformdaki sayısı zamanla artırılacak.

Kaynak: A.A

ALİYE YÜCEL


29 Kasım 2023 Çarşamba

ENGELLİLERİN KAZANÇ FARKI



Amerika Birleşik Devletleri'nde; bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanında doktora sahibi kişiler arasında yapılan çok sayıda araştırma, uzun süreli engelli bilim insanları ve mühendislerin, engelli olmayan akranlarına göre yılda ortalama 10.580 ABD doları daha az kazandığını ortaya koyuyor. 

Amerika Birleşik Devletleri'nde bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarındaki işgücünün yaklaşık %10'unu engelli kişiler oluşturmaktadır.

Araştırmacılar ayrıca, özellikle akademide STEM alanında çalışan engelli kişilerin, diğer STEM sektörlerinde çalışanlara göre daha büyük maaş farkına sahip olduğunu da buldu. Engelli olmayan meslektaşlarından ortalama 14.360 dolar daha az kazanıyorlar. 27 Kasım'da Nature Human Behavior'da 1. kez yayınlanan çalışma , STEM doktorası olan ve uzmanlıklarıyla ilgili işlerde çalışan 704.013 kişiden oluşan anket verilerini analiz etti.


Yaklaşık 57.000 katılımcı, yaşamlarının erken veya ilerleyen dönemlerinde engelli olduklarını bildirdi. Katılımcılar, fiziksel, zihinsel veya duygusal durumların bir sonucu olarak görme, duyma, yürüme, kaldırma ve hatırlama gibi aktiviteleri ne kadar zor bulduklarını sıralayarak engellilik durumlarını bildirdiler.

Yazarlar, akademik kurumlarda STEM rollerinde çalışan 219.413 katılımcıdan oluşan bir alt kümeyi inceledi. Engelli akademisyenlerin kıdemli öğretim kadrosu pozisyonlarında yeterince temsil edilmediğini buldular. STEM işlerinde çalışan kişilerin %10'u engelliyken, ankete katılan profesörlerin yalnızca %6,5'i, kadrolu akademisyenlerin %9,4'ü ve dekanlar ve rektörlerin %5,9'u engelli olduğunu bildirdi.  Bu arada Amerika Birleşik Devletleri'nde nüfusun dörtte birinden fazlası engelli olduğu belirtiliyor.

Baltimore, Maryland'deki Johns Hopkins Üniversitesi Engellilik Sağlığı Araştırma Merkezi'nin yöneticisi ve epidemiyolog olan araştırmanın ortak yazarı Bonnie Swenor, bu sorunların akademik kurumlardaki engelli kültüründen kaynaklandığını söylüyor. "Beklenti bizim orada olmayacağımız yönünde. Yani STEM bizi kapsayacak şekilde tasarlanmadı. Sorunun bir kısmı, birçok insanın iş yerinde engellerini bildirmekten korkmasıdır. Hala iyi bir açıklama kültürü yok" diyor.

Swenor ayrıca; "Araştırmacılar, çeşitlilik, eşitlik ve katılım politikalarının yaygın olmasına rağmen, bu çabaların özellikle kariyer düzeyinde engelli insanları dahil etmek için daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Bir şeyler değişene kadar temsil düşük olacak. Bu böyle devam ettiği sürece, yenilikçi profesyonellerden oluşan büyük bir grubu kaçırmaya devam edeceğiz." diye ekliyor.

Türkiye'de; bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanında kazanç farkları arasında yapılan bir araştırma yok. Ancak özel sektörde engellilerin, engelsiz akranlarından daha az kazandığı bilinen bir gerçek...

Kaynak: https://www.nature.com/

ALİYE YÜCEL

22 Kasım 2023 Çarşamba

GAZZE'DE ENGELLİ OLMAK


Bir süredir gündem malum Gazze ve Filistin... Orayı düşünürken, orada yaşayan engellileri de ayrıca dert ediyorum. Bu nedenle ilgili haberleri okumaya çalışıyorum. Engelsiz insanlar için bile çok zor şartları olan bölge, engelliler için ne haldedir tahmin edebiliyorum.

Binalar, sokaklar ve caddelerdeki ağır yıkım nedeniyle tekerlekli sandalye ve diğer yardımcı cihazları kullanarak yürüyen bedensel engelliler, bırakın kaçmayı, kilometrelerce yürümeyi, molozların arasında bir kaç metre bile yol alamayabilir. Çevresel engellerin yürümeyi ne derece zorlaştırdığını çok iyi biliyorum.


Elektriğin olmaması, asansörlerin çalışmaması anlamına geliyor ve yüksek binalarda yaşayan bedensel engellilerin evlerinden çıkmalarını imkansız hale getiriyor. Bir kısmı bu yüzden hayatını kaybetmiş olmalı... 

İşitme ve görme engellilerin, tahliye emirlerini duyma görme ve bilme olasılıklarının düşük olduğunu, özellikle etkili uyarıların olmaması nedeniyle saldırılardan kaçmakta zorluk yaşadıkları anlıyoruz. 

Zihinsel engelli kişiler ise; akrabalarına veya kurtarma görevlilerine nerede olduklarını maalesef anlatamaz, bildiremezler. 

Bir çok engelli kişi diyelim ki hayatını kaybetmedi; yiyecek, su ve diğer temel ihtiyaçların ne zaman tükeneceği konusunda korkusu ve endişesi ile yaşamaktalar... 

Saldırılarda yeni engelli olanlara gelince, onları düşünmek bile istemiyorum. Çatışmalardan kaçmaya çalışan Filistinliler için engelli yaşamak başlı başına etkili bir ölüm olabilir. 

ALİYE YÜCEL

14 Kasım 2023 Salı

ENGEL DEĞİL!


Zaman zaman "Engelli Mahremiyeti" konusunda çalışmalar yaptığımızı ve aynı adla bir Instagram (@engellimahremiyeti) hesabında paylaşımlar yaptığımızı yazıyorum.

Üç haftadır "Engelli olmanız hayatın keyfini çıkarmanıza engel değil!" başlığı altında paylaşımlar hazırladık. İlk iki paylaşımlar ilgi gördü. Bu nedenle burada da yazmak istedim. 

İlk paylaşım bedensel engelliler, daha doğrusu tekerlekli sandalye kullananlar içindi:

"Engelli olmanız hayatın keyfini çıkarmanıza engel değil!" 

Tekerlekli sandalye ile merdivenden inemezsiniz. Ancak sandalyeniz varsa; otobüslerde, lokantalarda, piknik yaparken sandalye aramazsınız!

İkinci paylaşım görme engelliler içindi: 

"Engelli olmanız  hayatın keyfini çıkarmanıza engel değil!" 

Görme engeliyseniz bu karanlıkta yol bulmanız için sorun olmaz! Hatta evde elektrikler kesildiğinde gören kişilere rehberlik dahi yapabilirsiniz! 

Yarın da işitme engelliler için şu paylaşımı yapacağız: 

"Engelli olmanız hayatın keyfini çıkarmanıza engel değil!" 

İşitme engelli iseniz; konuşmaları duyamaz, iletişimde zorluklar yaşayabilirsiniz ama kalpten gelen duyguları anlayabilir, gürültülü ortamlarda kitap okuyabilirsiniz! 

Engelli ve engellilik konularında farkındalık meydana getirecek bilgiler paylaşmaya devam ediyoruz. Takip edebilirsiniz.   


ALİYE YÜCEL



7 Kasım 2023 Salı

ENGELLİLER VE KALDIRIMLAR


Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, kaldırım ve yürüyüş yollarına yeni düzenleme getirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, yaya yolları, kaldırımlar ve yürüyüş yollarının tasarım kalitesinin artırılmasına yönelik yürüttüğü mevzuat çalışmasını tamamladı.

Bakanlık, dış mekanda yayaların yürüyerek hareket edeceği alanlar olan cadde ve sokaklar ile millet bahçeleri, parklar ve rekreasyon alanlarındaki yürüyüş yollarının projelendirme ve yapımına ilişkin kuralları belirledi.

Hazırlanan "Yaya Yolları ve Kaldırımların Tasarım Kuralları Hakkında Yönetmelik", Resmi Gazete'de yayımlandı.

Yönetmelikte; inşaatlar yayaları tehlikeye sokmayacak önlemler alacak, kaldırımın yüksekliği 15 santimetreyi geçemeyecek, dar sokaklarda bile kaldırımın genişliği en az 1,5 metre olacak, kaldırımlarda açık kablo olmayacak, sel ve su baskına karşı yağmur suyu drenajını kolaylaştırıcı tedbirler uygulanacak gibi burada yazamayacağım bir çok yaptırım yer alıyor.

Beni ilgilendiren engellilerle ilgili yaptırımlardı. Çok şükür engelliler unutulmamış... Kaldırımlar en çok bizi engeller, kaldırımlarda neler çektiğimizi biz biliriz. Bedensel engellisi ayrı, görme engellisi ayrı...


Yaya hareket alanlarında engelli erişimini kolaylaştırıcı kaldırım rampaları ve hissedilebilir yüzey uygulamaları yaygınlaştırılacak, yardımcı sinyal donanımları kullanılacak.

Kaldırım ve yaya yolunda kaymaz zemin malzemeleri kullanılacak. Bunların bakım ve onarımları belediyelerce yerine getirilecek.

Şehirlerde egzoz ve gürültü kirliliğini azaltmak üzere hem bariyer hem de karbon yutağı görevi görecek, binalar ve araç trafiği kaynaklı ısı artışını dengelemek üzere mikroklimatik etki sağlayacak şekilde kaldırım ve yaya yolları boyunca kesintisiz ağaçlarla yeşil yaya koridorları tesis edilecek, bu yeşil akslarla şehirlerin peyzajı geliştirilecek.

Yönetmelik, 1 Temmuz 2024 tarihinden itibaren imar planı bulunan yerlerde yeni yapılacak veya yenilenecek kaldırım ve yürüyüş yollarında uygulanacak.

Kaynak: NTV 

ALİYE YÜCEL

31 Ekim 2023 Salı

HARRY POTTER'İN YILDIZINDAN ENGELLİ HİKAYESİ


Harry Potter’ın yıldızı ünlü oyuncu Daniel Radcliffe, çekimler sırasında felç kalan dublörünü anlatan bir belgesele imza attı. Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Part 1'de dublörlük yapan David Holmes, patlama sonrası beklenmedik bir şekilde yere düşerek felç kalmıştı. 

Holmes'un yaralandığı sahnede karakter, patlama sonrası havaya uçuyor. O esnada da Holmes, beklenmedik bir şekilde yere düşerek boynunu kırılıyor ve göğsünden aşağısı felç oluyor.

Radcliffe, Harry Potter setindeki dublörünün nasıl sakatlanıp felç kaldığını anlatan "David Holmes: The Boy Who Lived" (David Holmes: Yaşayan Çocuk) isimli bir belgesel 
çekti. HBO'da yayınlanacak belgesel Radcliffe ve Holmes'un trajik bir kaza sonrası aralarında kurduğu bağı anlatıyor.


Holmes'un dublörlük kariyeri 14 yaşında başlıyor. Fakat Daniel Radcliffe'in setinde bu son derece trajik olay yaşanıyor. Holmes, hayatını konu alan ve 4 yıl süren çalışmanın sonucu olduğunu belirterek belgesel sürecine dair "Dublör olmak benim için hayattaki en önemli görevdi ve Harry'nin dublörlüğünü yapmak da dünyadaki en iyi işti. Ocak 2009'da hayatımı sonsuza dek değiştiren bir dublör provası kazası geçirdim. Bu film sadece kamera önündeki başarılarımın değil, aynı zamanda her gün karşılaştığım zorlukların ve boynumun kırılmasından sonra hayata karşı genel tutumumun hikayesini anlatıyor" diyor.

Holmes yaptığı açıklamada Harry Potter filmlerinden alıntı yaparak "Birleştiğimiz kadar güçlü, bölündüğümüz kadar zayıfız" ifadelerini kullanıyor. Belgeselde Holmes'un dublör çalışmasının perde arkası, Radcliffe'in ailesiyle ve eski ekibiyle yaptığı samimi röportajlar yer alıyor. 

HBO tarafından yapılan açıklamaya göre 15 Kasım'da gösterime girecek olan "David Holmes: The Boy Who Lived" isimli belgesel, "zorluklarla yaşamak, büyümek, belirsiz bir dünyada kimlikler oluşturmak ve kişisel bağ" gibi evrensel temaları işliyor. Bir engelli hikayesine Harry Potter'in yıldızının gözünden bakmak ilginç olacak.

ALİYE YÜCEL


17 Ekim 2023 Salı

İŞİTME ENGELLİ YÖNETMEN

Bim Ajadi, işitme engelli bir film yönetmeni ve yapımcı...

Londra'da yaşayan Ajadi, üç yaşındayken işitme duyusunu kaybediyor. Genç yaştan itibaren sinemaya ilgi duyuyor. Yönetmen koltuğuna giden yolu kolay olmamış. Ancak kendisini neredeyse tesadüfen orada bulmuş.

Çoğunlukla müzik videosu endüstrisindeki çeşitli TV ve film yapım şirketlerindeki işler için grafik tasarımından sonra, ikincilikten kadrolu editörlüğe yükseliyor ve daha sonra bir gün, yönetmen hastalanınca kısa sürede bir müzik videosu yönetmesi istendi. Beklenmedik iş hakkında şunları söylüyor: "İşte o zaman yönetmen olarak aradığım mesleği bulduğumu fark ettim... Ve o zamandan beri arkama bakmadım!” 

Çalışmalarında işitme engelli oyuncular ve ekiple çalışıyor. Onunla çalışan sanatçılar ve ekip işaret dili için çaba gösteriyorlar.

Bim Ajadi'nin çalışmaları arasında belgeseller, komediler, hip-hop draması (2020'de büyük beğeni toplayan Here/Not Here, İngiliz İşaret Dili Yayın Vakfı tarafından sipariş edildi), Hollyoaks ve Silent Witness gibi programlar var. 2020'de Bafta'nın Çığır Açan yeteneği seçildi ve kısa film geliştirmesine yardımcı olacak bir hibe sağlayan, imrenilen John Brabourne ödülünü aldı.


Ajadi, sesini değişime ilham veren hikayeler anlatmak ve yeterince temsil edilmeyenleri desteklemek için kullanma konusunda oldukça kararlı... "İşitme engellilerin  oluşturduğu içerik için çıtayı yükseltmenin ve böylece bu içeriğin ana akım film endüstrisinde daha yaygın hale gelmesinin mümkün olduğuna dair köklü bir inancım var. İşitme engellileri anlatsın ya da anlatmasın, işitme engellilerin yönettiği bir yapımı mümkün olduğunca geniş bir izleyici kitlesinin izlemesini istiyorum. İzleyiciler, diğer yapımların hikayeleri kadar bu hikayelere de kendilerini bağlı hissetmeli..." diyor.

Yönetmen, ekranda gördüklerinin çoğunun onu hayal kırıklığına uğrattığını belirtiyor. “Sağır veya engelli karakterlerin yetersiz temsil edilmesinden, yanlış ve önyargılı kinayelere dayanılmasına sinirleniyorum. Çoğunlukla sağır veya engelli bir karakterin kurban olduğunu görüyoruz; örneğin kurtarılması gereken veya diğer engelli olmayan karakterler için sorun yaratan biri. Bu, yalnızca engellilik fikrini olumsuz biçimde desteklemeye hizmet eden olumsuz ve son derece yanlış bir klişedir. Bu, bir yönetmen olarak en büyük motivasyonumu etkiledi...” diye açıklıyor.

ALİYE YÜCEL 

11 Ekim 2023 Çarşamba

BLOGUM 12 YAŞINDA


Bloguma 12 yıl önce 11 Ekim tarihinde yazmaya başlamıştım. Bu nedenle yazımı her yıl olduğu gibi bloguma ayırdım. Başlarken bu kadar yıl yazacağımı düşünmemiştim. Canımı annemi kaybettiğim yıl hariç her hafta mutlaka bir post koydum.

Her yıl aynı şeyleri yazmak istemiyorum. Engelli, engellilik, engelli farkındalığı ile ilgili yazmaya devam etmek istiyorum. Okuyan herkese çok teşekkür ediyorum.

ALİYE YÜCEL



 

3 Ekim 2023 Salı

LÜTFEN! "DO NOT DISTURB"


Cem Yılmaz'ın yeni filmi Netflix'te yayınlandı. "Do Not Disturb" filmini izlemeyi düşünüyordum. Ama filmde bir engelli hikayesi olduğunu da duyunca hemen izledim. Engelli hikayesi derken sadece aksayan (topallayan) bir genç kız var aslında... Ama bu karakterle bile çok şey anlatılmış. Algıda seçicilik, Suhal'in olduğu sahneleri merakla bekledim ve ilgiyle izledim. 

"Do Not Disturb",  Karakomik Filmler'den Ayzek karakterinin  başrolde olduğu bir film. Karakomik Filmler'deki karakterlerden en çok Ayzek'i sevmiştim. 

Filmin oyuncu kadrosunda: Cem Yılmaz, Ahsen Eroğlu, Nilperi Şahinkaya, Zafer Algöz, Celal Kadri Kınoğlu, Bülent Şakrak, Özge Özberk yer alıyor.

Filmin konusu kısaca şöyle: Ayzek, annesinin kendisini evlendirmek istediği Suhal’in çalıştığı otelde iş buluyor. Böylece aynı otelde çamaşırcı olan Suhal, edebiyat profesörü Bahtiyar, hapishaneden pandemi nedeniyle çıkan Davut’la olan macerası da başlıyor.

Filmde birbirinden farklı toplumsal mesajlar veriliyor. Psikolojik ve sosyolojik tespitleri oldukça fazla bir film. Entelektüel kesimler, yaşam koçları, sosyal medya psikologları ve bunların takipçilerinin durumlarından kesitler var. Engelli ve engellilik adına tespitler olduğunu düşündüğün için kaçırırım korkusuyla dikkatle izlemeye çalıştım.


Suhal, bir bacağı topal olduğu için Ayzek’e uygun görülmüş annesi tarafından... Genç kızı yürürken görmediği için çok güzel bulunca "Ben ona layık değilim" diyor. Ama topalladığını görünce işler değişiyor! Aslında ailesinin Suhal'i kendisine yakıştırmasından dolayı mutlu olan, kendi değeri ve Suhal' in güzelliğiyle orantı kuran Ayzek, Suhal'in aksadığını gördüğündeki şaşkınlığı, hayal kırıklığı ve üzüntüsü kendisi içindi galiba...

Ayzek, Davut'a (Bülent Şakrak) kızla olan durumunu anlattığında o da "Sevaptır evlen..." diyor. Engelliye bakış bu işte. Engelli biriyle evlenmenin sevap olduğunu düşünenler var maalesef...

Bence önemli bir farkındalık sahnesi de Ayzek'in kızı yine ona anlattığı sahnede Suhal'e "İki ayağın üzerinde (!) durmaya çalışıyorsun..." diyerek baltayı taşa vurmasıydı. Bu sahnedeki tepkisine rağmen Suhal'ın kompleksli olduğunu düşünmedim. 

Suhal beğendiğim bir karakter oldu. O; resim çizen, yetenek sınavlarına hazırlanan, kendine güvenen, kendi dünyasını yaratmış ve idealleri olan bir genç kız. Etrafındaki olaylara kayıtsız kalmıyor. Suhal de Ayzek gibi birbirlerine uygun olmadığının farkında.

Cem Yılmaz filminde kaybedenleri ele alarak farkındalık meydana getirmek istemiş. Suhal de bunlardan biri... Filmi izledikten sonra keşke her engellinin yanında bir "Do Not Disturb" yazısı bulunsa da bazı ortamlarda boynuna taksa diye düşündüm.

ALİYE YÜCEL


27 Eylül 2023 Çarşamba

ENDONEZYALI GENÇ YETENEK


Putri Ariani ismini duydunuz mu? Putri Ariani, Endonezyalı görme engelli bir şarkıcı ve söz yazarı... Henüz 18 yaşında olan genç kız ABD'nin en çok izlenen yetenek yarışması America's Got Talent’a katılıyor. Yarışmada şarkı söyleyen ve piyano çalan Ariani çok etkileyici bir performans göstererek jüri üyelerinden Simon Cowell tarafından Golden Buzzer ile ödüllendiriliyor. 

Cowell, salonu ve jüriyi kendisine hayran bırakan Ariani'den ikinci bir parça isteyerek genç kıza "Şimdiye kadar senin gibi bir ses burada yarışmadı." sözleriyle iltifat etmiştir. Sonra da Simon, altın konfeti yağmurunu göremeyen Ariani'nin ellerine yerden aldığı konfetileri tutuşturarak seyircileri duygulandırıyor. Haberi gördüğümde ben de etkilendim.


Putri, yarışmanın ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda: "Elhamdülillah. Bana olan olağanüstü desteğiniz ve takdiriniz için teşekkür ederim. Bunun benim başıma geleceğini hiç beklemiyordum, hala bunun bir rüya olduğunu düşünüyorum. Çok duygulandım. Hepinizi çok seviyorum." diyor.

Gelelim genç kızın hayat hikayesine; Putri, Ariani, 31 Aralık 2005 yılında erken bir doğumla dünyaya gelmiş ve iki ay boyunca kuvözde kalmış. Üç aylıkken Putri'nin görmediği anlaşılmış. Ailesi onu tedavi ettirmek için Singapur'a götürmüş ancak tedavi için geç kalınmış. Sağ gözünden bir ameliyat olsa da görme yeteneğinde bir gelişme olmamış... Müzikle ilgilenen genç yetenek şarkı söylüyor, piyano çalıyor ve şarkı sözü yazıyor. 

Putri, engeliyle ilgili olarak 'Allah'ın takdiri böyle' diyerek genç yaşında büyük bir teslimiyet örneği gösteriyor ve "Yaşadığım en büyük zorluk, insanların bana müzisyen olarak değil, görme engelli biri olarak bakması. Ama şarkı söylerken kendimi bir yıldız gibi hissediyorum." diyor.

ALİYE YÜCEL

19 Eylül 2023 Salı

GÖÇMEN İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLAR İÇİN PROJE


Çocuk Eğitim Derneği tarafından yürütülen ve T.C. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen "Sıra Bizde 0 - 10 Yaş Göçmen İşitme Engelli Çocuk ve Ailelerine Eğitim Projesi" tamamlandı.

Projede paydaş olarak; İstanbul Valiliği İl Göç İdaresi, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Türk Kızılayı, Dünya Yerel Yönetim Demokrasi Akademisi Vakfı, Uzman Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doktorları ve Odyologlar yer alıyor. 

Projede, ilk olarak 0 - 10 yaş arası göçmen işitme engelli çocukların kulak burun boğaz uzmanları ve odyologları tarafından sağlık taramaları yapıldı. İkinci aşamada düzenli olarak bireysel ve grup eğitimleri verildi. Daha sonra da uzman akademisyenlerin desteği ile ailelere seminerler düzenlenip sağlık alanında dernek gönüllüleri tarafından işitme cihazı temini sağlandı.


Çocuk Eğitim Derneği, işitme engelli çocukların beyin gelişiminin en hızlı olduğu 0 - 6 yaş aralığında yaşıtları ile eşit şartlarda eğitim almalarını amaç edinmiştir. İşitme engelli çocuklar erken dönem ve okul öncesi dönem eğitimlerine ek olarak bireysel işitme eğitim saatleri, odyolojik tetkik ve taramalarla desteklenmektedir. 

Çocuk Eğitim Derneği, yeni dönemde de eğitim için başvuran göçmen işitme engelli çocuk ve ailelerine ücretsiz olarak eğitim vermeye devam edecek.

ALİYE YÜCEL

11 Eylül 2023 Pazartesi

DOWN SENDROMLU FUTSAL TAKIMIMIZ ŞAMPİYON



Engellilerden bir başarı daha Down Sendromlu Özel Futsal Milli Takımı Avrupa şampiyonu oldu. 

Down Sendromlu Özel Futsal Milli Takımı, İtalya yapılan Avrupa Şampiyonası final maçında Portekiz'iyenerek şampiyonluğa ulaştı. 

Türkiye Futbol Federasyonu'nun "Türkiye Futbol Oynuyor" projesi kapsamında destek verdiği, Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu bünyesindeki Down Sendromlu Futsal Milli Takımımız bize bir Avrupa Şampiyonluğu daha getirdi.

İlk maçında Portekiz'e 2-1 yenilen, ikinci ve üçüncü maçlarında İrlanda'yı 5-1, İtalya'yı 5-2 mağlup eden Ay-yıldızlılar, yarı finalde ev sahibi İtalya'yı bir kez daha 8-1 gibi farklı bir skorla yenerek, m Portekiz'den rövanşı 2-1'le alıp kupayı aldı. 

Milli Takımımız bu başarısını tebrik ediyor, nice başarılara imza atmasını diliyorum. 

ALİYE YÜCEL 

29 Ağustos 2023 Salı

LEGO'DAN BRAILLE ALFABELİ PARÇALAR


Dünyaca ünlü oyuncak firması Lego, görme engelli çocukların da oyuncaklarını oynayabilmesi için braille alfabesiyle kodlanmış parçaları satacağını duyurdu. 

Dünya'da en çok satan oyuncak ürünlerinden olan Danimarka merkezli Lego, görme engelli çocuklar için özel yapım parçalar satmaya başlayacağını açıkladı. 

Lego, 2020 yılından bu yana braille alfabesiyle kodlanmış parçaları görme engelli kuruluşlarıyla birlikte test etti. Test sonuçlarından memnun olduğunu belirten Lego, bu girişim ile ebeveynlerin görme engelli alfabesini öğrenmelerine yardımcı olacaklarını umduğunu ve braille alfabeli ürünlerin önümüzdeki aydan itibaren satın alınabileceğini açıkladı.


Birleşik Krallık'ta görme kaybı yaşayan insanlar için faaliyet gösteren Kraliyet Ulusal Körler Enstitüsü (RNIB) elçisi Dave Williams, Lego aracılığıyla braille alfabesini öğrenmenin sürecini hızlandırdığını ve eğlenceli hale getirdiğini söyledi. 

Williams, braille alfabeli legolar için "Herkesin tanıdığı bir oyuncağı kullanmak garip hissettirmiyor ayrıca engelleri de ortadan kaldırıyor" dedi. 

Braille kodlu parçaların tasarımcısı Rasmus Løgstrup, "Parçalar, binlerce talep aldı. Ailelerin birlikte braille alfabesiyle oynayarak eğlendiklerini görmek için sabırsızlanıyoruz" sözlerini ifadesinde bulundu.

Kaynak: The Guardian

ALİYE YÜCEL 



22 Ağustos 2023 Salı

ENGELLİ TOPLULUĞUNA IŞIK


Ünlü oyuncu Reese Witherspoon ile sunucu ve engelli aktivist Sophie Morgan 'engelli topluluğuna ışık tutmak' için güçlerini birleştirdi. 

Hollywood yıldızının medya şirketi Hello Sunshine ve Loose Women yıldızı Sophie Morgan ile güçlerini birleştirerek, ilginç bir ortaklığa imza attı.

Reese'in medya şirketi Hello Sunshine, "engelli insanları öne ve merkeze koyan önceden yazılmamış içerik yaratmak" amacıyla Making Space olarak bilinen yeni bir bölüm için Loose Women yıldızıyla ortaklık yapıyor.


Engelli insanları öne ve merkeze koyan senaryosuz içerik yaratmayı amaçlayan "Making Space" adlı yeni bir bölüm oluşturuldu.

Bu bölümde "Dünyanın en büyük ama yine de gezegendeki en çok gözden kaçırılan ve yanlış temsil edilen topluluğunun yaşanmış deneyimine ışık tutacağı” söyleniyor.

Sunucu Sophie Morgan, 18 yaşındayken bir araba kazası geçiriyor. Kazada belden aşağısı felç oluyor.

Ortaklık aracılığıyla halihazırda pek çok proje üzerinde çalışılıyor ve zamanı gelince bunların duyurulacağı belirtiliyor.

Kaynak: Daily Mail

ALİYE YÜCEL