DOWN SENDROMLU BARBİE

Ünlü oyuncak üreticisi Mattel ayrımcılığa son vermek için Down sendromlu Barbie'yi tanıttı. Barbie, down sendromlu bebeğiyle artık tüm çocukları temsil edecek.

Mattel, oyuncak endüstrisinde kapsayıcılığı ve çeşitliliği teşvik etme çabaları sürdürüyor. Şimdi de Down sendromlu yeni bir Barbie bebeği tanıttı. Yeni oyuncak bebek, engelli çocukların olumlu bir temsili olarak engelli farkındalığını ve kabulünü geliştirmeyi amaçlıyor.

Bebek, badem şeklindeki gözleri, daha küçük bir başı ve daha düz yüzü ile Down sendromlu bir çocuğun özelliklerine sahip...

Down sendromlu yeni Barbie bebek, markanın farklı vücut tiplerini, cilt tonlarını, saç dokularını ve stillerini içeren "Fashionista" serisinin bir parçası olarak geliyor.

Mattel'in bu hamlesi, engelli çocukların oyuncak sektöründeki temsilini artırmaya yönelik önemli bir adım.

Engelli çocuklar medyada genellikle yeterince temsil edilmiyor, bu da onların özgüvenlerini ve aidiyet duygularını etkiliyor. Mattel, Down sendromlu Barbie bebeği tanıtarak kabullenmeyi teşvik etmeye ve farklılıkları normalleştirmeye yardımcı oluyor.

Yeni Barbie bebeğin ayrıca çocukları engelli çocukların günlük yaşamlarında karşılaştıkları zorluklar konusunda eğitmesi bekleniyor. 

Down sendromlu ve diğer engelli çocuklar için bir empati ve anlayış duygusu oluşturmaya yardımcı olabilecek ve oyun yoluyla çocuklar farklılıkları ve onları takdir etmeyi ve öğrenebilecek.

Down Sendromlu bebek olumlu bir değişimi temsil edecek ve engelli çocukların farkındalığını, anlayışını ve kabulünü geliştirmeye yardımcı olacak. Bu bebek bir umut sembolü ve herkesin temsil edilmeyi ve kutlanmayı hak ettiğini güçlü bir şekilde hatırlatacak.

ALİYE YÜCEL 

İLK ENGELLİ ASTRONOT

Avrupa Uzay Ajansı ilk engelli astronotunu atadı. 

Eski İngiliz Paralimpik sporcusu John McFall, titiz bir seçim sürecinin ardından Avrupa Uzay Ajansı (ESA) için fiziksel engelli ilk astronot olarak işe alındı.

Ampute olmanın ve protez takmanın uzaydaki etkisi anlaşılacak. 

ALİYE YÜCEL 

SKOLYOZ FARKINDALIK AYI

Haziran ayı 'Skolyoz Farkındalık Ayı' olarak kabul ediliyor.

Skolyoz, omurgaya  arkadan bakıldığında normalde düz bir hatta yerleşmesi gereken omurganın sağa veya sola doğru 10 derece üzerindeki eğriliği olarak tanımlanyor. 

Tüm dünyada ve ülkemizde 1-30 Haziran tarihleri arasında skolyoz ve erken tanı ile ilgili bilgilendirme yapılıyor.

Skolyoza erken tanı konulduğunda; egzersiz, korse ve gerekirse ameliyat gibi tedavilerle hastalığın önüne geçilebiliyor.

ALİYE YÜCEL 

2023 ENGELSİZ ÜNİVERSİTELER

2023 Engelsiz Üniversiteler Ödül Töreni yapıldı. YÖK Başkanı Erol Özvar, Başkanlık'ta düzenlenen programda, "Engelsiz Üniversite Bayrağı" ve "Program Nişanı" alan 21 üniversite rektörüne ödüllerini verdi.

Bu yıl 'Engelsiz Üniversite Ödülleri' için 97 üniversiteden toplam 1091 başvuru yapıldı.

47 panelist tarafından yapılan değerlendirme sonuçlarına göre; 56 üniversite toplam 295 bayrak almaya hak kazandı.

Bunlar; 152'si mekanda erişilebilirliğe verilen "turuncu bayrak", 92'si eğitimde erişilebilirliğe verilen "yeşil bayrak" ve 51'i de sosyo-kültürel faaliyetlerde erişilebilirliğe verilen "mavi bayrak" oldu. 

Üniversiteler, "Engelsiz Üniversite Bayrakları" ve "Engelsiz Program Nişanları" alabilmek için YÖK'e başvuruyorlar. Her üniversite engelsiz hale gelmek, çeşitli çalışmaları yapıyor. 

Böylece engellilerde tercihlerini yaparken; puan, farklı bir şehir gibi konuların yanında bir de erişim konusunu düşünmek zorunda kalmıyorlar. 

ALİYE YÜCEL 

TERZİ VE BABASI

Terzi dizisi, çok izlenip ve Netflix TOP 10 listesine de girince seyretmek istedim. Başrollerinde Çağatay Ulusoy, Şifanur Gül, Salih Bademci ve Olgun Şimşek yer alıyor. Dizi ile ilgili birçok yazı ve yorumlar yapıldı. Ben de dizide engelli bir karakter olduğu için yazıyorum.

Terzi'nin yani Peyami'nin (Çağatay Ulusoy) babası rolünde zihinsel engelli bir karakter var: Mustafa... Bu rolü de Olgun Şimşek oynuyor ve bu zor rolü büyük bir başarı ile canlandırıyor. Seyretmeye değer bir oyunculuk göstermiş.

Peyami, babasının zihinsel engelli olması nedeniyle ondan uzakta yaşıyor. Ancak, dedesi ölünce babasıyla yaşamak zorunda kalıyor. Dizide, zihinsel engellinin ailesinin yaşadıkları olumsuz durumlar açıkça verilmiş. Ondan utanma, çevreden gizleme, tahammül edememe gibi...

Engelli karakterin ona gösterilen ilgi ve sevgi ile mutlu ve uyumlu oluşu oldukça etkileyici... "Sevgi her engeli aşar" diye boşuna söylenmemiş...

Diziyi sadece engelli karakteri için izlemeniz gerekmiyor. Aşk, aile bağlılığı, sevgi, arkadaşlık, dostluk gibi bir çok duyguyu etkileyici bir biçimde barındırıyor. Bölüm süreleri ise tam benlik kısa kısa... 2. sezonu çok yakında Temmuz ayında yayında olacak.

Not: Terzi'de bir şarkı var. Dinlemeye değer; Fuzuli'nin Kantatası...

ALİYE YÜCEL  

ENGELLİ RALLİ PİLOTU

Bir kaç gündür her yerde Kübra Denizci'nin haberi vardı. Denizci, ilk engelli kadın ralli pilotu olarak tarihe geçti. 

Genç kadın, 16 yaşındayken yüksekten düşüyor ve boynu kırılıyor. O günden sonra da hayatını tekerlekli sandalyede sürdürüyor. Yıllarca fizik tedavi görüyor. Ancak bu durum onu yıldırmıyor. Açık öğretim lisesinden sonra iki üniversite bitiriyor. Ehliyetini alıyor. Motor sporlarında ralli pilotu olmayı kafasına koyuyor ve bunu başarıyor. Türkiye’de yarışan ilk engelli kadın pilot oluyor.

Motor sporlarında engelliler için ayrı bir kategori olmadığı için engellilerle aynı kategoride yarışıyor.

Dünyada da omurilik yaralanması sonrası ralli yapabilen iki kadın pilottan biri olan Denizci’nin bu başarısı, Uluslararası Otomobil Sporları Federasyonu (FIA)  tüm dünyaya duyuruldu.

Geçtiğimiz günlerde Bursa'da 19-20-21 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen 47. Yeşil Bursa Rallisi’nde pistlere öncü araç olarak çıkıyor. 

Açılış seremonisi sırasında kendisi gibi ralli pilotu olan erkek arkadaşı Ahmet Keskin ona  evlenme teklif ediyor. Keskin  "Benim en büyük hayalimse Kübra'nın Avrupa’da ve dünya pistlerinde yarışabilmesi..." diyor.

Şimdi 35 yaşında olan Kübra Denizci, kazadan bir süre sonra "Ben ne yapabilirim? Eğer Kübra bunu yaşamamış olsaydı ne yapacaktı, hayatında nerede olacaktı?" diye hareket ettiğini belirtiyor. Sürücü koltuğu için "en özgür hissettiğim yer" diyor. 

ALİYE YÜCEL 

İHTİYAÇ VAR

14 Mayıs'ta yapılan Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimleri yapıldı. 

Bildiğim kadarıyla meclise tek engelli milletvekili girdi. Bedensel engelli Serkan Bayram.

Önceki seçimlerde daha fazla milletvekili  olduğu halde  temsil açısından bana az gelirdi. Şimdi ise sadece bir kişi...

Engelli sayısının artmasını beklerken gitgide azalıyor maalesef. Halbuki mecliste daha çok engelli milletvekili olması gerekiyor. Her engel grubunu temsil edecek milletvekili meclise girebilmeliydi. 

Olmadı... Şimdi bu durumda yapılacak çalışmalar için engelli olmayan ama bu konuda duyarlılığı ve  farkındalığı olan milletvekillerine ihtiyaç var.

Partilerin tüzüklerinde engelliler için neler var ve bu konuda neler yapacaklar hep birlikte göreceğiz. 

ALİYE YÜCEL