Bugün Suriye'den Türkiye'ye uzanan bir engelli hikayesini yazacağım. Muna'nın hikayesini... Muna, 3 yaşında Suriye'nin Hama kentinde sokakta yürürken kendisine bir araç çarpıyor. Kazadan sonra bacaklarından biri diz altından ampute ediliyor.
Tedavi görüyor ve kendisine yeniden yürümesini sağlayan bir protez takılıyor. 2003 yılında olan bu kazadan sonra savaş başlıyor. Muna, iki yıl boyunca, artık kendisine küçük gelse de aynı protezi kullanmaya devam ediyor. Durumunu şöyle anlatıyor: "Protez benim bedenim için artık çok kısa ve küçüktü. Yürürken zorlanıyordum ama protezimi değiştiremedim..."
Bir gün, okula giderken, Muna’nın protezi kırılıyor. Böylece ailesi ona yeni bir protez bacak yaptırmak için Türkiye'ye, Hatay'ın Reyhanlı ilçesine geliyor. 2013 yılında Muna'ya, Reyhanlı'daki Protez Uzuvlar için Ulusal Suriye Projesi (NSPPL) kapsamında faaliyet gösteren rehabilitasyon merkezinde yeni bir protez bacak takılıyor.
Yeni proteziyle birlikte hareket kabiliyeti de artıyor. Böylece eğitimine devam ediyor. Muna, fizyoterapist olmayı hayal ediyor ve hayalini gerçekleştirmeye için üniversiteye gidiyor. Mezun olduktan sonra, Türkiye'de ilk protez bacağının takıldığı ve şu anda AB insani yardım fonlarıyla desteklenen merkezin bir iş ilanını görüyor.
Şimdi 23 yaşında olan Muna, kendi yapay uzvunun takıldığı AB tarafından finanse edilen merkezde fizyoterapist olarak çalışıyor. Yeni hastalar geldiğinde, yeni protez cihazlarını kullanmayı öğrenmelerine yardımcı oluyor.
Muna: "Protezim olmasa yürüyemezdim, liseye ve üniversiteye gidemezdim. Bu merkez beni hayatımda güzel şeyler yapmaya ve benim gibi insanlara destek olmaya itti. Bir hasta bana 'burası ağrıyor' dediğinde o acıyı ben de hissediyorum. Ben de benzer şeyleri yaşadım..." diyor.
"Araba kazasını geçirdikten sonra kendimi çok zayıf hissediyordum. Bunun ardından erkek kardeşimi savaşta kaybettim. Ama ailemin desteğiyle şimdi daha güçlüyüm ve kendimi başarılı hissediyorum. İşimi ise çok seviyorum." diye ilave ediyor.
Kaynak: https://www.eeas.europa.eu/
ALİYE YÜCEL