> Engeloji

Translate

25 Nisan 2025 Cuma

DEPREMDE YAPMAMIZ GEREKENLER


Depremde zor anlar yaşanır. Depremde en büyük zorluğu engelliler yaşar. Her engel grubunun farklı zorlukları vardır. Afete Hazırlık ve Deprem Eğitimi Derneği'ne (AHDER) göre farklı engel gruplarına göre deprem anında yapılması gerekenler: 

Bedensel Engelliler:
 
Bedensel engelli kişinin kendini koruyup koruyamayacağına dair önceden bir plan hazırlaması ve bu konu üzerine en azından zihinsel bir tatbikat yapmış olması gerekir.

Eğer bu kişi deprem anında tek başınaysa, önceden hazırladığı plana uygun şekilde kendini korumalıdır.

Deprem anında bulunduğu yerin fiziksel özelliklerine ve kendi engellilik durumuna göre bir pozisyon alarak vücudunu korumalıdır.

Burada en önemli konu, kişinin paniğe kapılmamasıdır.

Eğer engelli kişi bir yaşam destek ünitesine bağlı ise ve hareket edemiyorsa çevresindeki kişilerin yardımına ihtiyaç duyacaktır. Bu durumdaki bir kişinin, deprem anını en az zararla geçirebilmesi için yaşam destek cihazlarının önceden sabitlenmiş olması gerekmektedir.

Uygulanması gereken davranışlar şöyle özetlenebilir:

Tekerlekli sandalyede iseniz, kendinizi sandalyeden yere atmayın.

Tekerlek frenini devreye sokun, tutunun. Başınızı korumaya çalışın

Oturuyorsanız yerinizde kalın ve mümkünse kafanızı koruyun.

Ayaktaysanız oturun veya düşmeyi engellemek için vücudunuza destek verin ve başınızı koruyun.

Gece yatarken protez gibi özel cihazlarınızı yakınınızda ve kolay ulaşabileceğiniz bir yerde bulundurun.

Zihinsel Engelliler: 

Zihinsel engelli kişilerin deprem sırasında kendilerini koruyabilme yetisi durumlarına göre değişkenlik göstermektedir.

Kendini koruyabilecek konumda olanlar, sarsıntının başlamasıyla birlikte hedef küçültmeli ve Çök-Kapan-Tutun hareketini yapmalıdır. Bu davranışın öğrenilebilmesi için basit komutlarla ve sık aralıklarla tatbikat yapılması önemlidir.

Kendilerini koruyamayacak durumda olan veya istem dışı olarak, bulunduğu yerde hareketli veya hareketsiz şekilde kalma ihtimali olan engellilerin deprem anında etraflarındakilerin yardımına ihtiyaçları vardır. Depremden en az zararla kurtulabilmek için bu kişilerin mutlaka önceden hazırlanmış planlarının olması gerekmektedir. Bu engel grubundaki kişilerin, kol veya boyunda taşınabilecek bir künyeye sahip olmaları gereklidir.

Görme Engelliler:

Görme engelli kişi deprem anında, bilmediği bir ortamdaysa ve yanında bir refakatçisi yoksa çevresindekilerden yardım istemelidir. Bu kişi, hedef küçülterek vücudunu korurken aynı zamanda refakatçisi veya kendisine yardımcı olabilecek herhangi bir kişi aracılığıyla , çevreden gelebilecek tehlikelere karşı da kendini koruyabilir. Yanında kendisine yardımcı olabilecek bir kişi olsun veya olmasın görme engelli bir kişinin deprem anında kendini koruması için en büyük silahı duyma yeteneğiidir; zira sarsıntı nedeniyle etrafında yıkılabilecek, üzerine düşebilecek veya başka herhangi bir yolla kendisine zarar verebilecek tehlikeleri her ne kadar göremese de olası tehlikelerden bazılarının habercisi olan sesleri duyabilir.

Görme engelli kişi çocuksa, etrafındaki kişilerin yardımına daha çok ihtiyaç duyacaktır. Deprem anında okulda olması halinde kendini korumak üzere Çök-Kapan-Tutun pozisyonunu almalıdır.

Bunun yanı sıra öğretmenlerinin veya diğer okul görevlilerinin komutlarını dinlemesi gerekmektedir. Durumu veya yaşı ne olursa olsun, görme engelli kişinin deprem anında paniğe kapılmaması önemlidir. Bunun için de deprem anında hangi ortamda nasıl hareket etmesi gerektiği konusunda tatbikatlar yapmış olmalıdır.

İşitme Engelliler:

İşitme engelli bir kişi deprem anında kendini korumak üzere hedef küçülterek Çök-Kapan-Tutun hareketini yapmalıdır. Diğer kişilerden farklı olarak işitme engelli kişilerin en çok dikkat etmesi gereken konu, bir yandan hedef küçültüp vücutlarını korurken, diğer yandan gözleriyle dışardan gelebilecek tehlikelere karşı sürekli alarmda olmaktır. Üzerlerine düşebilecek cisimler ile yıkılabilecek yapısal olmayan elemanlar, bu kişiler için en büyük sorunu teşkil etmektedir.

İşitme engelli kişi çocuksa ve deprem sırasında okulda bulunuyorsa, öğretmenlerinin ve diğer okul görevlilerinin yönlendirmelerine harfiyen uymalıdır. İşitme engelli kişinin, afet anında varlığını başkalarına duyurabilmek için kullanmak üzere düdük veya benzer bir aleti üzerinde veya yakın bir yerde bulundurması yararlı olacaktır.

Afet anında evde bulunulması halinde dışarıya karşı uyarıcı olmak üzere, görünür bir yere ev içerisinde işitme engelli birinin olduğunu belirten ışıklı bir levhanın yerleştirilmesi uygun olur.

Kaynak: Afete Hazırlık ve Deprem Eğitimi Derneği'nin (AHDER)

ALİYE YÜCEL

17 Nisan 2025 Perşembe

İLHAM PORNOSU

 


"İlham pornosu" terimi Stella Young ait... 2014 yılında 32 yaşında hayatını kaybeden Young engelli bir aktivist. Bu terimi bilinçli bir şekilde kullandığı kesin..

Young, Osteogenesis İmperfecta (Cam Kemik Hastalığı) hastası olarak dünyaya gelmiş. Kemiklerde kolayca kırılmalara yol açan bu genetik hastalık nedeniyle hayatını tekerlekli sandalyede sürdürmüş.

Stella Young yaptığı konuşmasında bunun mantığını açıklıyor. O, ilham olma durumun, engelli insanlara zarar veren bilinçsiz bir önyargı biçimi olarak görüyor.


İlham pornosu, engelli kişilerin yalnızca engelli oldukları için ilham verici olarak sunulduğu tasvirlere atıfta bulunur.

Bu tasvirler, engeli olmayan izleyicilerin, tasvir edilen bireye kıyasla kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlamak amacıyla oluşturuldukları için eleştirilir. 

İlham pornosu, engelli kişilerin insanlığını tanımak yerine, onları engeli olmayan kişilerden oluşan bir izleyici kitlesi için ilham nesnelerine dönüştürür. 

Anlıyoruz ki bu durumda engelliler, engel olmayan kişiler yararına birer nesne oluyor. Engelsizler kendilerini engellilerle karşılaştırıyor. Kendilerine pay çıkarıyor.

ALİYE YÜCEL 

10 Nisan 2025 Perşembe

ÖRNEK CEZA

 

Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) tarafından, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) engelliler için "ayrımcılık" cezası kesilmiş... 

Haberin ayrıntıları şöyle;

Kurumun kararına göre, İstanbul Kadir Has Üniversitesi'nde okuyan görme engelli bir doktora öğrencisi, Kadir Has Caddesi'nde yer alan trafik ışıklarını kullanarak yolun karşısına geçmesi gerektiğini ancak yaya geçidinin olduğu yerde kaldırım bulunmadığını ve yaya geçidinin önüne araçların park ettiğini belirterek, İBB'ye başvuruyor.

"Oraya düzenleme çalışmaları yapılacak" cevabını alan öğrenci, aradan geçen sürede hiçbir çalışma yapılmaması üzerine "ayrımcılık" iddiasıyla TİHEK'e başvuruda bulunuyor.

TİHEK, yaya geçidi ile ışıklandırmanın engelliler için erişilebilirlik standartlarında olmaması nedeniyle İBB'nin engellilik temelinde ayrımcılık yasağını ihlal ettiğine karar veriyor ve 204 bin 285 lira idari para cezası kesiyor.

Kararın gerekçesinden TİHEK'in kararında, Anayasa'nın 10. maddesinde herkesin kanun önünde eşit olduğunun güvence altına alındığı, yasal düzenlemelerde de "Herkes, hukuken tanınmış hak ve hürriyetlerden yararlanmada eşittir." hükmüne yer verildiği ifade ediliyor.

Kararda, başvuruya konu bölgenin, İstanbul Valiliği Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesinde bulunan Erişilebilirlik İzleme ve Değerlendirme Komisyonunca yapılan incelemesinde, "erişilebilirlik standartlarına aykırılık teşkil ettiği" aktarılarak, İBB tarafından gerekli düzenlemelerin yapılmadığı belirtiliyor.

İBB'nin kamu makamlarına yüklenen "pozitif yükümlülüğü" yerine getirmediği, görme engelli başvurucunun dezavantajlı bir konuma sokulduğu vurgulanan kararda, "Engellilik temelinde ayrımcılık yasağının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır." ifadelerine yer veriliyor.

Ceza kesilecek öyle çok kurum ve kuruluş vardı ki... Bedensel engelli ve tekerlekli sandalye kullanıcıları içinde gerekli düzenlemeler yapılmalı... Bu emsal teşkil eder de bu konudaki çalışmalar hızlanır. Yanlış anlaşılmasın amacım ceza almaları değil. Ceza almalarını sağlayacak duruma düşmemek için yapılacak çalışmalar ve verilecek çaba... 

Kaynak: Anadolu Ajansı

ALİYE YÜCEL 

     

31 Mart 2025 Pazartesi

KLOZET BİLE YOKKEN


Bilim ve teknolojinin engellilerin hayatlarını nasıl iyileştirdiğine ilişkin son gelişmeler, geçtiğimiz Cumartesi günü Pekin'de bir etkinlikte sergilendiği haberini okuyunca bunu yazmam gerekir diye düşündüm. Çünkü bu haberleri okumak bile engeliler için önemli ve umut aşılayan gelişmeler. 

"Daha Kapsayıcı Bir Dünya İçin Teknolojinin Kullanımı" temasıyla düzenlenen etkinlikte, yapay zekanın işitme kaybı olan kişilerin iletişim kurmasına nasıl yardımcı olduğu, sınırlı hareket kabiliyeti olan kişilerin dış iskeletlerle nasıl rehabilite edilebileceği ve beyin-makine ara yüzlerinin tetrapleji hastalarının robotik uzuvlarını nasıl hareket ettirebildiği vurgulanıyor.

Haberde bu konuda çalışmalar yapan ve gelişmeleri anlatan yetkililerin açıklamaları şöyle: 

Tsinghua Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü profesörü Hong Bo, araştırma ekibinin beyin-makine ara yüzü teknolojisini kullanarak üç tetraplejik hastanın hareket kabiliyetini bir miktar geri kazanmasına yardımcı olduğunu söylüyor.

Hong, "Beyne madeni para büyüklüğünde bir elektrot yerleştirilerek nöron sinyalleri toplanıyor ve harici cihazlar için kontrol komutlarına dönüştürülüyor. Böylece felçli hastalar, robotik kolları kontrol ederek nesneleri yalnızca düşünceleriyle kavrayıp hareket ettirebiliyorlar" diyor.

Hong ayrıca; 17 aylık klinik deneylere dayanarak, bu teknolojinin güvenli ve etkili olduğunu kanıtlandığını ekleyerek "Engelli bireylerin dışarı çıkma hakkı herkesle aynıdır ve teknoloji bu noktada onlara daha fazla yardım sağlayarak fark yaratabilir..." diye açıklıyor.

Kaliforniya Üniversitesi, Makine Mühendisliği profesörü ve Phoenix dış iskeletinin geliştirme ekibinin lideri olan Homayoon Kazerooni, giysinin hareket kabiliyeti kısıtlı kişilerin ayakta durmasını ve yürümesini sağladığını söylüyor.


Homayoon Kazerooni, "Bu, üç parçadan oluşan modüler; bir dış iskelet: uzatma ve hareket sağlayan güçlendirilmiş bir diz desteği ve kalça desteği ile ayak bileği-ayak ortezi. Kullanıcılar her parçayı bağımsız olarak takıp çıkarabilir" diyor.

Kazerooni, "Hafif, giyilmesi kolay dış iskelet kullanıcının yürüyüşünü ve çeşitli göstergeleri gerçek zamanlı olarak izler. Bir mobil telefon ara yüzü kullanıcıların ayağa kalkma, oturma ve yürümeyi kontrol etmelerine olanak tanır" diyerek, akıllı sistemin duruşu nasıl yavaşlatacağını, hızlandıracağını ve ayarlayacağını öğrenerek, minimal bakım veren desteğiyle evde rehabilitasyonu gelecekteki bir gerçeklik haline getireceğini ekliyor.

Ancak, "Şu anda bu cihazlar bireyler için uygun fiyatlı değil. Oldukça pahalılar, ancak fiyatları düşürerek onları akülü tekerlekli sandalyelerle karşılaştırılabilir hale getirmeye doğru gidiyoruz" diye açıklıyor. 

Ortez ve protez konusunda uzmanlaşmış bir şirket olan Ottobock'un Klinik Araştırmalar ve Hizmetler Kurumsal Başkan Yardımcısı Andreas Hahn, yeni teknoloji için maliyetleri düşük tutmanın kritik öneme sahip olduğunu belirterek "Herkesin her şeye eşit erişimini sağlamak her zaman zordur. Maliyet kontrolünü ciddiye alıyoruz ve müşterilerimize en uygun ürünün en iyi hizmetle birlikte verildiğinden emin oluyoruz." diyor.

Çin Engelliler Federasyonu Başkanı Zhou Changkui ise bu konuda; "Engelli insanların teknolojik ilerlemenin faydalarından yararlanmasını sağlamak, haklarını korumanın temel bir parçası olmalıdır. Yardımcı teknolojilerin geliştirilmesinde daha fazla kararlılık ve çaba gösterilmelidir..." diye belirtiyor.

Bu tür haberleri okuyup, gelişmeleri öğrendikçe "Acaba, dünyaya erken mi geldim?" diyorum. Ama her dönemde engelliler için hayat kolaylaştırıcı şeyler üretiliyor. Düşünün bir zamanlar klozet bile yoktu!

Kaynak: China Daily

ALİYE YÜCEL


21 Mart 2025 Cuma

DOWN SENDROMU FARKINDALIK GÜNÜ



Bugün, 21 Mart Dünya Down Sendromu Farkındalık Günü...

Down sendromu, bir kişinin 21. kromozomunun fazladan bir kopyasına sahip olduğu bir durumdur. Kromozomlar, vücudun hücrelerindeki küçük gen "paketleridir" ve vücudun nasıl şekilleneceğini ve işleyeceğini belirler. Bebekler büyürken, fazladan kromozom vücutlarının ve beyinlerinin nasıl geliştiğini değiştirir.

Down sendromunun birkaç yaygın fiziksel özelliği düşük kas tonu, küçük boy, gözlerin yukarı doğru eğimli olması ve avuç içinin ortasında tek bir derin kırışıklık gibi bir çok belirtisi vardır. Ancak Down sendromlu her kişi benzersiz bir bireydir ve bu özelliklere farklı derecelerde sahip olabilir veya hiç sahip olmayabilir.



19. yüzyılın sonlarında İngiliz doktor John Langdon Down, Down sendromlu bir kişinin doğru tanımını yapmıştır. Böylece Down sendromu adını John Langdon Haydon Down'dan almıştır.
  
Birleşmiş Milletler 2011 yılında 21 Mart tarihini resmi Dünya Down Sendromu Günü olarak kabul etmiştir. 21 Mart olmasının bir özel sebebi vardır. 21. kromozomlarının 2 yerine 3 tane olması takvimlerde 21 ve 3 rakamını gösteriyor. Bu da 21 Mart tarihini veriyor.

ALİYE YÜCEL

17 Mart 2025 Pazartesi

HALDUN DORMEN'İN BACAĞI


Hafta sonu Okan Bayülgen ile Muhabbet Kralı'nda (Habertürk TV)  Haldun Dormen konuktu. İleri yaşına rağmen hayat enerjisi çok etkileyiciydi ve çok ilginç bir sohbet oldu. Meğer Dormen engelliymiş... Bilen var mı? Ben o gece öğrendim. Sekiz yaşında geçirdiği bir kaza sonucu sol ayağı bacağı sakat kalmış... 

Araştırınca öğrendim ki, çocukluğunda da oldukça hareketli olan ünlü tiyatrocu 8 yaşında garajın tepesinden düşerek ayağını sakatlamış... Ameliyat olmak istememiş, kendisinin deyişiyle ailesini uzunca bir süre atlatmış ancak sonunda ameliyat olmaktan kaçamamış. Ameliyatta da hata sonucu bir sinir kesilmiş ve kalıcı bir sakatlık oluşmuş. Bu nedenle sol bacağından engelli hale gelmiş.

Dormen, sohbette çok önemli şeyler söyledi. Hala, gençlere müzikal oyunculuğu öğretiyor, oyunlar ve kitaplar yazıyor, yeni oyunlarını sahneliyor. Durmaksızın proje geliştiriyor. Beni en çok engellilik ve tiyatro oyunculuğu konusunda söyledikleri etkiledi.

 
Dormen, Yale Üniversitesi tiyatro bölümüne gitmiş. Ayağının sakatlığından dolayı oyunculuğu düşünememiş. Yönetmen olarak katılmak istemiş, ancak yönetmen olmak için de oyunculuktan geçmek gerekiyormuş. Bu nedenle de oyunculuk yapmak durumunda kalmış...

Üniversitede her hafta sahneye çıkıp kısa bir gösteri yapılması gerekiyormuş. Bir gün sahneye çıkıp tek başına gösterisini yapınca, hocası onu beğenerek "Ayağını garip bir şey yapıyorsun, onu yapmasan da iyi oyun çıkarttın" demiş. Dormen de ayağının sakat olduğu söylemiş. Kadın, şaşırmış ve kızarmış.

Haldun Dormen ise "Siz bana hayatımın en büyük iyiliğini yaptınız. Ben bundan sonra sahneye çıkarım. Siz bu kadar zamandır bunu fark etmediyseniz. Bugün fark ettinizse, bana bundan daha büyük bir iyilik yapmış olamazsınız" demiş. 

Okan Bayülgen de bunun üzerine Avrupa'da Down sendromlu ya da bedensel engelli oyuncuların olduğunu bizde ise olmadığından yakınıp bunun terk edilmesi gerektiğini söyledi. Sonra da Hayko Cepkin'den bahsetti. Hayko Cepkin ile sahneledikleri Drakula'da başarısını anlattı... Ona da "Konservatuara giremezsin..." dediklerini söyledi. 

Bayülgen, bu konuştuklarının engellilerin de artık konservatuvara girmeleri konusunda faydalı olmasını diledi. Haldun Dormen de "Biz Hayko ile bunun mücadelesini verelim" dedi. Umarım bu mücadele gerçekleşir, engellileri de tiyatro ve sinema sahnelerinde görebiliriz. 

ALİYE YÜCEL


8 Mart 2025 Cumartesi

ENGELLİ KADINLAR

Bugün Dünya Kadınlar Günü. Engelli kadınların da günü...

Bugün onlar da hatırlanmalı. Bunun için çok yerinde ve önemli sebepler var. Onlar; psikolojik, sosyal, maddi ve manevi her türlü zorluğuna katlanırlar. Bir çok kişinin aklına bile gelemeyecek bir çok şeyin üstesinden gelirler.  

Engelli kadınların hepsinin birbirinden çok farklı ve etkileyici hikayeleri vardır. Engelli kadınların yardıma muhtaç, zavallı ve aciz olduğunu düşünmek büyük yanlış olur.

Onlar, güçlü ve cesur kadın olmanın yanı sıra, etrafına daima umut saçarlar. Engelli kadınlarla gurur duyuyorum. Kadınlar günü kutlu olsun.

ALİYE YÜCEL