Pek
çok blog yazarı gibi ben de kitap yazarı oldum. Kitabım Engeloji çıktı. Güzel
bir duygu... Sağlık problemlerim yüzünden bu sevincime gölge düşse de "Bunda
da bir hayır vardır" diye düşünüyorum. Kitabın çıkma sürecinde bir gün
çıkacağını biliyorsunuz. Ama matbaadan elinize ulaşması, elinizde olması
bambaşka bir duygu... Bunu anlatmak zor. Sanıyorum ki her kitabın özel bir
hikayesi vardır. Bu yazı da Engeloji'nin hikayesi...
Geçtiğimiz
yıl “ICEVI Europe 2013 Turkey” Kongresi’nde yayınevimin koordinatörü Hasan
Feyzi Giray'la karşılaştım ve tanıştım. Birlikte yaşama kültürüne katkıda
bulunan çalışmalara imza atan Hasan Bey beni blogumdaki yazılarımdan
tanıyormuş. Yazılarımı beğenip takdir ettiğini söyledi ve bir kitap çalışması
önerdi. Ben önceleri biraz geri dursam da, sonra bir çalışma yapmayı kabul
ettim. Daha sonra editörüm Melike Nur Çep ile tanıştım. Böylece kitap için
süreç başlamış oldu. Aslında bu süreçte başlı başına bir yazı konusu
olabilir...
Yazdıklarımı
derleyip, düzenledikten sonra Hasan Feyzi Giray ve Melike Nur Çep ile kitap
için isim arayışına girdik. Ben hep kitabın adının bir cümle olmasını istiyordum.
Hatta aklımda şöyle bir isim vardı: "Topal Demesinler Diye." Bu isim
bir yazımı konu alan Mehmet Ali Birand ile ilgiliydi. Ama beni de anlatıyordu. Ya
da "Hiç Engelli Tanıdın mı?" gibi... Ancak sonra kitabın adının tek
kelime ve farklı bir isim olması gerektiğine karar verdik. O andan itibaren
yayınevinden bir süre istedim.
O
süre içinde yüzlerce isim buldum. Hiç biri içime sinmedi. Daha iyi bir isim
bulacağımı hissettim. Ve sonunda Engeloji'yi buldum. Adı ilk bulduğumda arama
motorunda sorgulayınca başka bir kelime yazıp " Yine de girdiğiniz şu
sorguyu mu aramak istiyorsunuz?" yazdı. Benim de istediğim buydu! Hiç kullanılmamıştı,
farklıydı ve anlamlıydı. Bulduğum an "İşte bu..." dedim. Engeli ve
engelliyi doğru anlamak bir bilimdi! Engeloji
de bunu anlatıyordu. Alt başlık olarak da "Kör Topal Giden Bilim!"
olsun istedim. Çünkü engelliler yanlış biliniyor ve tanınıyordu...
Sonunda
kitap çıktı. Daha önce kararlaştırdığımız tarihte 10 Ekim Cuma günü de satışı
başlamış oldu. Şimdi ise pek çok kitap sitesinde satışta... Yayınevim C Planı,
"Sanal İmza Günleri" adlı bir kampanya ile imzalı olarak satıyor. Ben
de pek çok kitabı imzaladım. İmzalarken bu kitabın birilerinin elinde olacağını
ve onların yüreğine dokunacağını düşünmek bile güzeldi. Kimler alacak diye bir
merak da oluyor tabii...
Kitap
kapaklarını çok önemsiyorum. Kapakların, kitapları sevdirmek de etkili olduğunu düşünüyorum.
Kitapları sadece okumayı değil nesne olarak da severim. Kitabım diye demiyorum.
Engeloji, nesne olarak da güzel... Kapak tasarımı çok beğenildi. Bu arada alıp okuyanların
kitap hakkındaki düşüncesi "Başladım, sıkılmadan okuyorum..." ve
"Elime aldım okumaya başladım, bırakmak istemedim..." oluyor. Bu da
beni mutlu çok ediyor.
İnsanın
kitabının olması güzel... Kitap yazmak zor mu bilemem. Ama okutmak zor! Bunu
anladım. Alanlardan ricam çevresiyle paylaşmaları... Bir engelli
farkındalığının oluşması ve okuyanların engelliyi
yanlış tanıdığının farkına varması benim için çok önemli... Alıp okuyanlar; klavye başına geçip olumlu,
olumsuz her türlü yorumu yazabilir. Onları da blogumda paylaşacağım. Farkındalıklarımızın
artması ve anlaşılmak dileğiyle...
Almak isteyenler için:
Almak isteyenler için:
ALİYE
YÜCEL