> Engeloji : Engelli Karakter

Translate

Engelli Karakter etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Engelli Karakter etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Ekim 2023 Salı

LÜTFEN! "DO NOT DISTURB"


Cem Yılmaz'ın yeni filmi Netflix'te yayınlandı. "Do Not Disturb" filmini izlemeyi düşünüyordum. Ama filmde bir engelli hikayesi olduğunu da duyunca hemen izledim. Engelli hikayesi derken sadece aksayan (topallayan) bir genç kız var aslında... Ama bu karakterle bile çok şey anlatılmış. Algıda seçicilik, Suhal'in olduğu sahneleri merakla bekledim ve ilgiyle izledim. 

"Do Not Disturb",  Karakomik Filmler'den Ayzek karakterinin  başrolde olduğu bir film. Karakomik Filmler'deki karakterlerden en çok Ayzek'i sevmiştim. 

Filmin oyuncu kadrosunda: Cem Yılmaz, Ahsen Eroğlu, Nilperi Şahinkaya, Zafer Algöz, Celal Kadri Kınoğlu, Bülent Şakrak, Özge Özberk yer alıyor.

Filmin konusu kısaca şöyle: Ayzek, annesinin kendisini evlendirmek istediği Suhal’in çalıştığı otelde iş buluyor. Böylece aynı otelde çamaşırcı olan Suhal, edebiyat profesörü Bahtiyar, hapishaneden pandemi nedeniyle çıkan Davut’la olan macerası da başlıyor.

Filmde birbirinden farklı toplumsal mesajlar veriliyor. Psikolojik ve sosyolojik tespitleri oldukça fazla bir film. Entelektüel kesimler, yaşam koçları, sosyal medya psikologları ve bunların takipçilerinin durumlarından kesitler var. Engelli ve engellilik adına tespitler olduğunu düşündüğün için kaçırırım korkusuyla dikkatle izlemeye çalıştım.


Suhal, bir bacağı topal olduğu için Ayzek’e uygun görülmüş annesi tarafından... Genç kızı yürürken görmediği için çok güzel bulunca "Ben ona layık değilim" diyor. Ama topalladığını görünce işler değişiyor! Aslında ailesinin Suhal'i kendisine yakıştırmasından dolayı mutlu olan, kendi değeri ve Suhal' in güzelliğiyle orantı kuran Ayzek, Suhal'in aksadığını gördüğündeki şaşkınlığı, hayal kırıklığı ve üzüntüsü kendisi içindi galiba...

Ayzek, Davut'a (Bülent Şakrak) kızla olan durumunu anlattığında o da "Sevaptır evlen..." diyor. Engelliye bakış bu işte. Engelli biriyle evlenmenin sevap olduğunu düşünenler var maalesef...

Bence önemli bir farkındalık sahnesi de Ayzek'in kızı yine ona anlattığı sahnede Suhal'e "İki ayağın üzerinde (!) durmaya çalışıyorsun..." diyerek baltayı taşa vurmasıydı. Bu sahnedeki tepkisine rağmen Suhal'ın kompleksli olduğunu düşünmedim. 

Suhal beğendiğim bir karakter oldu. O; resim çizen, yetenek sınavlarına hazırlanan, kendine güvenen, kendi dünyasını yaratmış ve idealleri olan bir genç kız. Etrafındaki olaylara kayıtsız kalmıyor. Suhal de Ayzek gibi birbirlerine uygun olmadığının farkında.

Cem Yılmaz filminde kaybedenleri ele alarak farkındalık meydana getirmek istemiş. Suhal de bunlardan biri... Filmi izledikten sonra keşke her engellinin yanında bir "Do Not Disturb" yazısı bulunsa da bazı ortamlarda boynuna taksa diye düşündüm.

ALİYE YÜCEL


23 Ocak 2023 Pazartesi

ATEŞ KUŞU SABİT

Dizi ve filmlerde engelli farkındalığı adına güzel adımlar atılıyor. Her dizi ve filmi izlemek imkansız ancak bazen bu dizilere rast geliyorum. Özellikle de otizm farkındalığını konu alanlara... İşte ATV'nin yeni dizisi "Ateş Kuşları" da bunlardan biri...

Dizinin konusu kısaca şöyle: Ateş Kuşları; sokak çocuklarının zorluk, çaresizlik ve acılara rağmen hayata tutunma çabalarını ele alıyor. Hikaye, kendilerine "Köksüzler" diyen; en büyüğü 13, en küçüğü 6 yaşında, biri kız, biri otistik, beş sokak çocuğunun, çöplükte kırk günlük bir bebek bulmalarıyla başlıyor. Kendilerine "Köksüzler" diyen çocuklar büyüyor ve "Ateş Kuşları"na dönüşüyorlar.


Ateş Kuşları dizisinde baş karakterlerden biri otizmli Sabit Ateş. Adının aksine hiç sabit duramayan biri. Babası otizmli olduğu için sokağa bırakınca saatlerce sallanarak beklemiş. Sonra sokak çocuğu olan Ali, onu bulup yanına almış, korumuş ve kollamış. Sabit, bütün Ateş Kuşları'na düşkün ama en çok da çöpte buldukları minik bebek Gülayşe'yi sahiplenmiş... Sabit rolünde oyuncu Emir Çubukçu var. Çok etkileyici bir oyun sergiliyor. 

Dizinin daha ilk iki bölümünde bile otizmli bir çocuk ve yetişkinin nasıl davrandığına dair önemli ipuçları var. Sahnelerde beni en çok etkileyen Ateş Kuşları fertlerinin Sabit'e karşı sabırları oldu. Öyle anlayışlı ve sabırlı davranıyorlar, onu sakinleştirmek için öyle büyük çaba sarf ediyorlar ki, "Gerçek ailesi olsa böyle anlayışlı ve sabırlı davranabilir mi, acaba?" diye düşünmeden edemiyor insan.  

Aile, aşk, arkadaşlık gibi bir çok hikayenin yanında otizmli çocukların hayatını da ekrana taşıyan bir yapım olan Ateş Kuşları oldukça ilgi çekecek ve otizm adına bir farkındalık oluşturacak gibi duruyor. 

ALİYE YÜCEL

9 Şubat 2020 Pazar

DİZİDEKİ ENGELLİ GENÇ


Bu yıl seyrettiğim iki diziden biriydi “Kadın”… Fox Tv'de yayınlanıyordu. Diziyi üç sezondur seyrediyordum. İlgiyle izlediğim diziye son sezonda engelli bir karakter katıldı. Tekerlekli sandalyedeki genç adam olan Raif... Her hafta Raif’in sahnelerini ayrı bir merakla izledim. Neler yapacak, neler olacak diye… Diziye katıldığı haftadan bu yana hep yazmak istedim ama olmadı. Dizi bu hafta ekranlara veda etti.

Dizide: Raif (Sinan Helvacı), ünlü yazar Fazilet Aşçıoğlu’nun (Hümeyra) oğluydu. Genç adam, bir trafik kazası sonucu engelli olmuştu ve hayatını tekerlekli sandalyede sürdürüyordu. Raif, çok sinirli ve asabi bir karakterdi. Kazanın bıraktığı izi çevresinden çıkarıyordu. Herkesi özelikle de annesini çok kırıyordu. Tüm bakıcılarını reddediyordu. Ta ki bakıcı olarak Ceyda (Gökçe Eyüboğlu) evlerine gelene kadar…

Zengin, genç ve yakışıklı bir adam bir kaza sonucu engelli oluyor. Yürüyememek, hayatının tekerlekli sandalyede sürdürmek, bazı işlerini tek başına yapamamak ve başkalarına muhtaç olmak… Zor olsa gerek… Dizide bu çaresizliği etkili bir şekilde aktardılar. Raif, öyle öfke doluydu ki bir engellinin böyle bir sunumu açıkçası beni endişelendirmişti… Böyle bir karakter engelliler için çok olumsuz bir sunumdu. Senaristin bu durumu düzelteceğini tahmin ettim. Öyle de oldu.


Raif önceleri sadece annesine inat için, onu kızdırmak, sinirlendirmek için Ceyda’yı eve kabul etti. Ama sonra ona alıştı. Gün geldi evlerine yardımcı olarak gelen kıza bu aşık oldu. Çok iyi anlaştılar. Onun sayesinde yüzü gülmeye başladı. Raif; sevgi sayesinde neşeli, esprili ve mutlu biri haline geldi. Sevgi ona iyi geldi.

Raif ve Ceyda, ilginç bir çift oldular… Her ikisi de birbirlerini olduğu gibi kabul etti. Önceleri ikisi de kendini karşı tarafa layık görmedi. Ceyda, zengin ve yakışıklı adama uygun olamayacağı, onun daha iyi birini hak ettiği düşündü. Genç adamın engelini hiç görmedi. Onu olduğu gibi sevdi. Raif ise Ceyda’nın olumsuz geçmişini ve aralarındaki kültür farkını görmemezlikten geldi. Sonra sevginin mucizesini gösterdiler. 

Kadın dizisi, zaten çok sevilen ve seyredilen bir diziydi. Ancak Ceyda ve Raif’in aşkı büyük etki yaptı. Onların durumu, neler yapacakları başrol karakterleri Bahar ve Arif’ten daha çok merak uyandırdı. Dizinin sonunda mutlu son oldu ve evlendiler. Ancak Ceyda ve Raif’in hikayesi biraz aceleye getirildi. Daha devam edebilirdi. Çünkü hikayenin gelişimini ve nerelere gideceğini merak etmemek elde değildi. Çünkü ekranlarda  olumlu sunumlu engelli hikayeleri fazla yer almıyor.

ALİYE YÜCEL