> Engeloji : Sosyal Sorumluluk Projesi

Translate

Sosyal Sorumluluk Projesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sosyal Sorumluluk Projesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Ekim 2018 Pazar

VESTEL ENGELLERİ SEVGİYE DÖNÜŞTÜRÜYOR



Sosyal sorumluluk projeleri çok önem taşıyor. Şirketler; çocuklar, hayvanlar, engelliler ve doğa gibi farklı konularla ilgili projeler üretiyor. Vestel Şirketler Grubu da çok önemli bir sosyal sorumluluk projesine imza attı. "Vestel Engelleri Sevgiye Dönüştürüyor" projesiyle, kullanım ömrünü tamamlamış ürünlerin parçalarından "engelli hayvanlar için yürüteç" tasarladı. Firma tarafından yapılan açıklamada bu projenin Vestel ve Manisa Büyükşehir Belediyesi iş birliği ile gerçekleştirildiği belirtildi.

Engelli hayvanlar için yürüteç projesiyle ilgili olarak Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan: "Vestel olarak insanlar için üretiyor ama üretim yaparken yaşadığımız çevreyi göz ardı etmiyoruz. Ürünlerimiz ve üretim süreçlerimizde çevreye zarar vermemeyi çok önemsiyoruz. Arkadaşlarımızın geri dönüşüme ayrılan Vestel ürünlerinden elde ettikleri malzemeler ile tasarladıkları yürüteçler, hayvan dostlarımızı yeniden hayata kazandırıp onlara can oluyor..." diye açıklama yaptı.

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün ise felçli hayvanlar için bakım yeri yaptıklarını söyleyip: "Trafik kazası, silahlı yaralanma ya da insan eliyle oluşan yaralanmalardan dolayı zarar görmüş olan hayvan dostlarımıza adeta bir umut olan bu güzel projeyi tasarlayan, hayata geçiren ve ön ayak olan herkesten Allah razı olsun diyorum.  Manisa'nın Büyükşehir Belediye Başkanı olarak hem şahsım adına, hem hemşehrilerim adına bu güzel projeye öncülük eden herkese teşekkür ediyorum" diyor.


Şirketten edinilen bilgiye göre, kullanım ömrünü tamamlamış ürünlerin parçalarından hazırlanan bu yürüteçler ilk önce Manisa Hayvan Barınağı'ndaki acımak ve engelli hayvanlara uygulanıyor. Bu hizmet daha sonra Türkiye'deki belediyelere bağlı bütün resmi barınaklarda yaşayan engelli hayvanlara götürülecek. Böylelikle engelli hayvanlara, sürünmeden yaşama imkanı sunulacak. Eğer bu yürüteçler olmasa acı çekecek, bir süre sonra ölecek hayvanlar böylece hayata dönecek.

Çeşitli şekilde kaza geçiren ve felç olan insanlar için yürüteç, protez gibi cihazlar yapılıyor ve bunlarla yürüyebiliyorlar. Sonuçta insanların başına gelen kazalar hayvanların da başına gelebiliyor. İnsanlar derdini anlatıp bir çözüm yolu bulabiliyor. Hayvanlar ise bunlardan yoksun kalıyor. Bu imkanlardan insanlar faydalanıyorsa, hayvanlar da faydalanmalı... Kazada bacağını kaybetmiş, felç olmuş hayvanlar takılan bu yürüteçlerle yürüyüp ve hayatlarına devam edebilmeli...

Eğer  yürüteçler olmasa, pek çok hayvanın bir köşede ölüme terk edileceğini unutmayalım! Engelleri yüzünden hayatlarını sürdüremeyen hayvanlar için hazırlanmış yürüteçler sayesinde hayvanlar uyutulmadan, sürünmeden, acı çekmeden yürüyebilecek ve hayatlarını sürdürecekler. Pek çok hayvanın acı sonla bitecek hikayesi Vestel sayesinde devam edecek. Bu nedenle Vestel'in bu projesi çok anlamlı...

ALİYE YÜCEL                                                                

22 Ekim 2017 Pazar

LCW SENSE İLE ENGELSİZ ALIŞVERİŞ


Ünlü giyim firması LC Waikiki görme engelli kişiler için çok faydalı olacak bir uygulama başlattı. "LCW Sense" adı verilen uygulama ile mağazalarda satılan ürünlerin özellikleri barkod okuma teknolojisi ile sesli olarak duyulabiliyor. Bunun için akıllı telefonların kamerası kullanılıyor. Ücretsiz olarak cep telefonlarına indirilebilecek bu uygulama ile görme engelliler giysiler hakkında çeşitli bilgileri kolaylıkla öğrenebilecekler.

LCW Sense şöyle kullanılıyor: Uygulamanın ana menüsünde, "favorilerim", "gardrobum", "bilgi", "favorilerimden kaldır", "gardrobuma ekle" gibi bölümler yer alıyor. Fiyat kartonunun ortasında ve ürünün içerisinde bulunan yıkama etiketinin kısa parçasındaki kumaşa yakın yerdeki barkoda oku butonunu tutunca telefonun kamerası aktif hale geliyor. Uygulama barkodu otomatik olarak okuyor ve ürün hakkında menüde çıkan detaylı bilgilere ulaşılıyor.

LCW Sense sayesinde giysilerin etiketlerinde yazan her türlü bilgi kolayca öğrenilebiliyor. Giysinin rengi, kumaş türü, deseni, beden ölçüsü, yıkama talimatları ve fiyatı gibi... Ürünün peşin  ve taksitli fiyatları da verilen bilgiler arasında... Çeşitli kombin oluşturma ve ayırt edebilme konularında çözümler öğrenilebiliyor. Barkodu okunan ürünler favorilere ve gardroba da eklenebiliyor. Hatta bu bilgileri paylaşmak bile mümkün.


Dünyada bir ilk olan bu uygulama görme engelliler için çok büyük kolaylık olacak. Görme engelliler bir başkasına ihtiyaç duymadan alışveriş yapabilecekler. Onlar artık "Bu kazak ne renk?", "Bu pantolonun fiyatı ne kadar?" gibi soruların cevaplarını yanındakilere sormadan öğrenebilecekler. Alışveriş yapmak çok kolay olacağı gibi, tek başına kıyafet alabilmenin mutluluğunu da yaşamış olacaklar.

Aslında bu uygulama sayesinde görme engelliler alışverişte büyük bir özgürlük yaşayacağı gibi daha sonrası için de büyük kolaylık olacak. Çünkü, yalnız yaşayan görme engelliler artık kıyafetlerinin rengini bilerek giyecek, kıyafetlerinin uyumunu kimseye sormada sağlayacaklar. Aynı zaman da çamaşır yıkamada da büyük kolaylık olacak. Uygulama ile renkliler ve beyazları kolayca ayırabilecekler.

LCW Sense gibi uygulamalara ihtiyaç var. Umarız bu çok faydalı ve kullanışlı uygulama diğer tüm markalara da örnek olur. Her giyim firması hatta diğer sektördeki firmalar da bu uygulamayı başlatır. Böylece görme engelliler alışverişlerini hiç bir yardımcıya ihtiyaç duymadan yapabilirler. Engeller kalkar, hayatları kolaylaşır. Bu önemli sosyal sorumluluk projesini düşünen ve hayata geçiren LC Waikiki Sosyal Sorumluluk Platformu Gönüllüleri'ne çok teşekkürler...
                                                    
 ALİYE YÜCEL

10 Eylül 2017 Pazar

STEPTEMBER PROJESİ


Cerebral Palsy'li (Beyin Felci) kısa adıyla CP'li çocuklara destek olmak ve bireyleri spora yönlendirmek için yapılan Steptember Projesi 4 Eylül Pazartesi günü başladı. 9 ülkede eş zamanlı yürütülen proje 1 Ekim tarihine kadar sürecek. Türkiye temsilciliğini Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı'nın yaptığı Steptember Projesi'nde CP'li çocuklar için günde 10 bin adım atılacak ve onlar için bağış toplanacak. Bu bağışlar çocukların özel eğitim, tedavi ve rehabilitasyonlarında kullanılacak.

Projeye katılmak isteyen gönüllüler steptember.org.tr üzerinden; en fazla 4 kişi olmak üzere takımlarını oluşturup, kayıt oluyorlar. Daha sonra bağış hedeflerini belirliyorlar. Üyelik sonrasında içinde "adımsayar" da olan bir Steptember Kiti gönderiliyor. 4 Eylül'den 1 Ekim'e kadar her gün web sitesine girip attığınız adımlar yazıp, sosyal çevrenize de bağış yapmak çağrı yapabiliyorsunuz. Stemtember'e katılanlar yürümek dışında koşabilecek, bisiklete binebilecek, yüzebilecek ve dans edebilecek. Yapılan her türlü aktiviteleri otomatik alarak adım sayısına çeviren 40 ayrı etkinlik bulunuyor.

İsmini, Eylül (September) ve Adım (Step) kelimelerinin birleşmesinden alan Steptember projesi 2011 yılında Avustralya'da başlatılmıştır. Bu ilginç sosyal sorumluluk projesi ile CP farkındalığı ortaya koyuluyor ve yapılan bağışlarla da Cerebral Palsy'li çocuklara yardımlar yapılıyor. Toplanan bağışlarla onların özel eğitimine, hidroterapi ve fizyoterapi gibi masraflarına destek olunuyor. Ayrıca gönüllüler attıkları adım ve aktivitelerle de kendi sağlıklarına olumlu bir katkı sağlamış oluyorlar.


Cerebral Palsy, beyin ve beyincikte meydana gelen bir hasar sonucu ortaya çıkıyor. Cerebral Palsy doğum öncesi, doğum sırasında ve 3 yaşına kadar olabiliyor. Hamile iken olan sorunlar, hamilelikte kullanılan ilaçlar, düşük tehlikesi, annenin stresli bir hamilelik geçirmesi, yüksek ateşli hastalıklar, başa alınan darbeler, zor doğum, kordon dolanması ve kan uyuşmazlığı gibi pek çok etken CP'ye sebep oluyor. Beyin Felci (CP), geçiren kişilerde beyin ile vücuda giden sinyallerin tam olmaması nedeniyle istem dışı hareketler ortaya çıkar.

Cerebral Palsi, çocukluk çağında en çok görülen bedensel engellilik durumudur. Dünyada da 17 milyondan fazla CP'li kişi var. İstatistikler ülkemizde her 8 saatte bir CP'li bebeğin doğduğunu gösteriyor. Rakamlar oldukça yüksek. Bu nedenle  onlar için bir şeyler yapılmalı... Çünkü onların ömür boyu özel eğitim ve rehabilitasyona ihtiyaçları var. Bu hizmetlere kavuşabilmeleri ve sosyal hayatta yer almaları için onlara destek olmak gerekiyor. Onların yanında olmamız çok önemli...

Steptember Projesi, 1 Ekim Pazar günü bitiyor. Ancak bağış kampanyası Ekim ayı boyunca  da devam ediyor. Dünyada pek çok kişi ve şirket Steptember'e katıldı. Türkiye'den de katılanlar var. Ancak keşke ünlüler fanlarıyla birlikte bu sosyal sorumluluk projesine katılsalar ve adımlarını engelli çocuklar için atsalar. Özellikle de spor yapanlar... Günde 10 bin adım atmak hiç kolay değil. Ancak yürüdükçe engelli çocuklara faydalı olmak fikri oldukça güzel değil mi? Atılacak her adım onlar için bir umut...


ALİYE YÜCEL 

20 Nisan 2014 Pazar

TEŞEKKÜRLER PEPEE


Pepee'nin yeni bölümleri, büyümüş hali; özel bir kanalda yayınlanacak haberi aylar öncesinde medyada yer aldı. Küçük çocuğu, yeğeni, yakını olanlar bilirler; çocukların en çok sevdiği çizgi filmlerden biri Pepee'dir. Üstelik Pepee bizden biri, yani yerli bir yapım... Pepee, önceleri TRT Çocuk kanalında yayınlanıyordu. Sonra gün geldi yeni bölümleriyle Show Tv'de yayınlanmaya başlayacak haberi geldi...

Merak ettiğim için bir gün yayın saatini öğrenip (hafta içi her gün saat 08:00 ve 17:45'te) Show Tv'yi açtım. Birden ekranın sağ alt köşesinde işaret dili tercümanını görünce şaşırdım ve çok sevindim. Pepee, işaret dili bilen bir tercüman eşliğinde yayınlanıyordu. Böylece çocukların çok sevdiği kahramanı, işitme engelli çocuklarda izleyebiliyor... Pepee'yi seyretme zevkinden mahrum kalmıyorlardı.

Çizgi filmler çocukların vazgeçilmez bir eğlencesi... Bunun aksini söyleyemeyiz. Ancak işitme engelli iseler bundan mahrum kalıyorlar... İşitme engelli çocukların sayısı binlerle ifade ediliyor. Peki işitme engelli çocukların izleyebileceği kaç çizgi film var? Çizgi filmlerle onlar arasında neden bir engel var? Onları bundan mahrum etmek doğru mu? Çizgi filmler seyretmek onlarında hakkı değil mi? İşte tüm bu soruların cevabını Pepee veriyor!


Çocukların gelişiminde çizgi filmler çok önemli... Doğru mesajlar veriyorsa tabii... Çünkü çocuklar çizgi filmlerde gördüklerini gerçek hayatla ilişkilendiriyor, oradaki kahramanlardan gördüklerini yapıyorlar. Çok sayıda ve çok çeşitli çizgi film var. Ancak, çizgi filmlerin hepsinin çocuklar için iyi örnek olduğu söylenemez. Bu nedenle özenle seçilmeli... İyi ki Pepee var. Pepee Türkiye'nin milli çizgi kahramanı, bu nedenle kendi değer yargılarımız ve kültürümüze dair öğeler yer alıyor.

İletişim her çocuk için en gerekli unsurlardan biri... Ancak işitme engelli çocuklar için apayrı bir önem taşıyor. Çünkü onlar, etkileşim ve iletişim olmadan dünyayı anlamayı sağlayan bilgiden mahrum kaldıkları için, zihinsel gelişimleri de eksik kalabiliyor. Şimdi Pepee'de tüm konuşmalar işaret dili bilen bir tercüman (Berrak Fırat) tarafından işitme engelli çocuklar için anında çevriliyor. İşitme engelli çocuklar Pepee sayesinde pek çok şeyi öğrenebilirler...

Bildiğim kadarıyla, Pepee işaret diliyle yayınlanan ilk çizgi film... Bu kanalın mı, yoksa yapımcının fikri mi bilmiyorum... Ama bu çok takdir edilecek bir çalışma... Aynı zamanda da bir sosyal sorumluluk projesi... İşitme engelli çocuklar eğitiminde çok önemli bir hizmet yerine getirilmiş oluyor. Pepee, çocuklar tarafından çok sevilen bir çizgi filmdi. Şimdi daha çok sevilecek, bu ortada... Tüm çocuklar ve özellikle işitme engelli çocuklar adına teşekkürler Pepee.

ALİYE YÜCEL