Bu
hafta başka bir konuyu ele almak istiyordum. Ama korona virüsü bizi esir aldı.
Her yer de o… Okular tatil, alışveriş merkezleri ve pek çok işyerleri kapalı… 65
yaş üstü ve kronik hastalığı olanlara sokağa çıkma yasağı var. Böyle olunca da
başka bir konuyu yazmak olmazdı. Yıllar sonra tarihe bakınca herkes virüsten
kırılırken bunu mu yazılır denmemesi için korona virüsü ile ilgili yazacağım.
Ama bambaşka bir açıdan…
Bloguma başladığım günden beri engelli ve engellilik konusundan başka bir
konuyu ele almadım. Blogum “Engeloji” olunca güncel bir konuyu bile
engellilikle ilgisi yoksa yazmadım. Yine öyle yapacağım.
Virüsün getirdiği bir
durum var. Korona virüsü salgını dolayısıyla insanlar bu hastalıktan korunmak
ve yakınlarını korumak için evde kalmaları gerekiyor. Bu durum için #evdekal, #evdekaltürkiye hashtagleri yapılıyor. İnsanlar
dışarıya çıkmıyor, çıkamıyor… Evde kalmaya
başladılar, kalıyorlar da…
İnsanlar
evde kalıyorlar kalmasına da… Dün bir bugün iki, sıkılmaya başladılar bile… Medyadan
okuduklarımdan, konuştuğum kişilerden bunu anlıyorum. Anladım ki, her gün
dışarıya çıkmaya alışan insanlar, iki gün üst üste evden çıkamayınca çok sıkılıyorlar.
Oysa günlerce değil, aylarca, yıllarca evinden, odasından hatta hatta yatağından
çıkamayanlar var. Bazı hastalar ve engelliler bu durumdalar… Onların dünyaları
dört duvar…
Şimdi
bu durumda şunu söylemek istiyorum. Canı sıkılanlar umarım evlerinden çıkamayan
milyonlarca engelli için artık empati yapabilirler. Çünkü bu durum geçecek… Hastalığa
yakalanmayan ya da yakalanıp atlatanlar için hayat devam edecek. Korona virüsü, hayatta kalanlar için daha önce
görmediği pek çok şeyi getirdi ve pek çok şeyi yaptırdı. Umarım evden çıkamayan kişiler için de empati yapmayı getirmiştir.
Bu
konu ile ilgili yazacak yüzlerce cümlem var. Ama edebiyat yapmaya gerek yok. Maksadımı
anlattım diye düşünüyorum. Evden hiç çıkamayanlar için empati yapmak, sonra da şükretmek
gerekiyor. Evde kalacağınız süre içinde
belki daha çok kitap okuyacak, daha çok film seyredeceksiniz. İster ‘Kolera
Günlerinde Aşk’i okuyun, ister ‘Kolera Günlerinde Aşk’i seyredin, ama korona
günlerinde empati yapmayı sakın unutmayın!
Not:
Allah yardımız olsun. Ülkemiz ve tüm dünya bu beladan bir an önce kurtulsun…
ALİYE
YÜCEL