> Engeloji : Özürlüler Kanunu

Translate

Özürlüler Kanunu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Özürlüler Kanunu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Temmuz 2012 Pazar

ENGELLİLER İÇİN UYUMUYORUZ!


5378 sayı ve 01 Temmuz 2005 tarihli Özürlüler Kanunu göre, tüm Türkiye’de fiziki çevre düzenlemeleri ve ulaşılabilirliği için 7 yıl süre tanınmıştı. Bu süre, Temmuz 2012’de doluyordu. Ama maalesef bu sürenin bitimine çok az bir zaman kala, ek süre istendi. Sürenin dolmasına az bir zaman kala, ek süre talep edilmesine tepki gösteren Sivil Toplum Kuruluşları imza kampanyası başlattı.  İstanbul’da “Engelliler İçin Uyumuyoruz” adıyla bir etkinlik düzenlendi. Kanunun ertelenmeye çalışılmasına bu şekilde bir tepki gösterdi.
7 Temmuz Platformu tarafından; Taksim’de “Uyumuyoruz” adıyla düzenlenen etkinliğe tüm sivil toplum kuruluşu yöneticileri ve temsilcileri, engelli hakları konusunda çalışan aktivistler, engelliler, engelli yakınları, basın mensupları, sanatçılar ve yazarlar katıldı. Herkes “Engelliler İçin Uyumuyoruz” dedi!
Artık biliyoruz ki; ülkemizde çevre şartları, ulaşılabilirlik, mimari engeller tam anlamıyla anlaşılmış ve aşılmış değil! Maalesef pek çok eksiklik var. Şehirlerdeki pek çok kamuya açık yerler engelsiz insanlar düşünülerek yapılmış… Sinema, tiyatro, alışveriş merkezleri, kafe, restoran gibi yerlerde rampa ve asansör yok. Aslında kamu binalarında bile rampa ve asansör yok. Hiç olmazsa kamu kurum ve kuruluş binaları, kamuya açık alanlar ve toplu taşıma araçları engellilerin kullanımına uygun hale getirilmeliydi.

Belki toplum olarak bilinçli değiliz. Belki de durumun hassasiyeti bilinmiyor. Ya da “Cezası neyse öderiz! Niye uğraşalım!” diye düşünülüyor. Oysaki dışarı çıkmak, bir yere gitmek, bir işini halletmek isteyen pek çok engelli sadece bu yüzden evinden dışarı çıkamıyor, çıkmak istemiyor, çıkarsa da çok zorlanıyor.
Bu yasa engelliler için çok önemli bir adım olacaktı. Pek çok engelli, bu yasanın başlangıç tarihi olan Temmuz 2012’yi engellerin kalkacağı zaman olarak görüyordu. Ancak, geçen bu 7 yıllık sürede yönetimler, bu alanların kanuna uygun şekilde düzenlemesini gerçekleştiremedi. Sürenin dolmasına kısa bir süre kala 3 yıl ek süre talebi ile torba yasaya bir madde konulması için girişimler başlatıldı. Engelliler hizmete ulaşacaklarına sevinirken; kanunun ertelenmeye çalışılması onları hem üzdü, hem de zora soktu.
Her fırsatta “Süre uzatılmayacak ve çalışmalar zamanında bitecek” diye açıklamalar yapılsa da bir arpa boyu yol alınmadı! Şimdi de ertelenirse, engelliler 3 yıl daha sıkıntı çekecek, 3 yıl daha bekleyecek… Her fırsatta engellilerin yanında olduğunu belirtenler, galiba samimi değiller…
Kanunlar ve talimatlar olduğu halde bu düzenlemeler hiçbir alanda uygulanmıyorsa, eksiklikleri gidermek yerine erteleniyorsa sorumlu kimdir? Yerel yönetimler, ilgili kurum yetkilileri, sivil toplum örgütleri ve biz,  hepimiz! Bir şeyler yapmalı ve bunun engelliler için hayati bir önem taşıdığını mutlaka anlatmalıyız! Engelliler için biz de uyumamalıyız!

ALİYE YÜCEL

29 Ocak 2012 Pazar

GERİ SAYIM BAŞLADI!


 
5378 sayılı ve 01 Temmuz 2005 tarihli Özürlüler Kanunu göre, tüm Türkiye’de fiziki çevre düzenlemeleri ve ulaşılabilirliği için 7 yıl süre tanımıştı. Bu süre, Temmuz 2012’de doluyor. Yani, 5 ay kadar zaman kaldı. Geri sayım başladı!
Ülkemizde çevre şartları, ulaşılabilirlik, mimarı engeller tam anlamıyla anlaşılmış ve aşılmış değil! Maalesef pek çok eksiklik var. Her engel grubunun farklı sorunları var. Mimari engellerde en çok ortopedik engellilere büyük sorun oluyor. Mimari engeller kaldırılmadan sosyal hayatta katılmak ve istihdam gibi konulara da çözüm bulunamıyor.
Türkiye’de bedensel engelli olmak gerçekten çok zor! Eğitim, kültür, sosyal hayat gibi pek çok yerde karşımıza hep aynı engeller çıkıyor! Engelli için bina girişindeki küçük bir yükselti veya yüksek bir merdiven aynı anlama geliyor! İkisini de aşmak zor oluyor.
Şehirlerdeki pek çok kamuya açık yerlerin mimari planları engelsiz insanlar düşünülerek yapılmış… Sinema, tiyatro, alışveriş merkezleri, kafe, restoran gibi yerlerde rampa ve asansör yok. Aslında kamu binalarında bile rampa ve asansör yok. Kimsenin aklına bedensel engelliler gelmiyor.
Binalardaki koridor, merdiven, rampa, asansör, tuvalet ölçülerinin ve zeminin bir kez daha gözden geçirilmesi, konuya gerekli hassasiyetin gösterilmesi ve tadilatların mutlaka yapılması gerekiyor. Kamu kurum ve kuruluş binaları, kamuya açık alanlar ve toplu taşıma araçları engellilerin kullanımına uygun hale getirilmelidir. Konuyla ilgili en büyük görev de yerel yönetimlere düşüyor.

Sadece merdivenleri çıkmam zor diye çok istediğim ve başarılı olacağımı inandığım bir işe görüşmeye gittiğimde yukarı çıkamadan telefonla arayıp “Maalesef, kabul edemiyorum” dedim. Bir yere gittiğinde sadece tuvalet sorunu yüzünden bir daha oraya gidemeyenleri bilirim! Mimari engeller yüzünden değil sosyal hayata katılmak eğitim göremeyen pek çok kişi tanıdım. Bunun gibi öyle çok örnek var ki…
Toplum olarak bilinçli değiliz. Belki de durumun hassasiyeti bilinmiyor. Ya da “Cezası neyse öderiz! Ne diye uğraşalım!” diye düşünülüyor. Oysaki dışarı çıkmak, bir yere gitmek, bir işini halletmek isteyen pek çok engelli sadece bu yüzden evinden dışarı çıkamıyor, çıkmak istemiyor, çıkarsa da çok zorlanıyor.
Bu konu ile ilgili olarak; Birleşmiş Milletlerin Engellilere İlişkin Sözleşmesi, 5378 Sayılı Özürlüler Kanunu, 3194 Sayılı İmar Kanunu, İmar Yönetmelikleri, Kat Mülkiyeti Kanunu, Toplu Taşımaya İlişkin Mevzuat, Başbakanlık Genelgesi ve Başbakanlık Talimatı gibi pek çok yasal yaptırım ve düzenleme olduğu halde sorunlar sürüyor. Çevrenin engelliler için yaşanılabilir, ulaşılabilir olması için yapılan imar planları ve teknik alt yapılarda Türk Standartları Enstitüsü’nün ilgili standardına uyulması zorunlu… Ancak, kanunda belirtilen düzenlemeler standartlara uygun mu belli değil.
Evet!  5 ay kadar bir süre kaldı. Sanki bir arpa boyu yol alınmadı! Kanunlar ve talimatlar olduğu halde hiçbir alanda uygulanmıyorsa sorumlu kimdir? Yerel yönetimler, ilgili kurum yetkilileri, sivil toplum örgütleri ve biz, hepimiz! Bir şeyler yapmalı ve bunun hayatı bir önem taşıdığını anlatmalıyız! Mimari engelleri ortadan kaldırmak için kamuoyu baskısı oluşturmalıyız!
İlgili kanunlar kapsamında hükümlülüklerini yerine getirmeyen kamu kurum ve kuruluşlar ile özel sektör temsilcilerine Temmuz 2012 tarihinden sonra tazminat davaları açabileceğiz. Ancak; keşke davalar açılmadan bir şeyler yapılabilse bu konudaki sorunlar ortadan kalksa!


ALİYE YÜCEL

ÖZÜRLÜLER VE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN
Kanun No   : 5378
Kabul Tarihi : 1.7.2005
GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.
GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerine sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.