Buğra Çankır'dan bahsedeceğim bu yazımda... Otizmli bir gencin büyük başarısından... Genç yetenek, üniversite eğitimi ile yetinmeyip yüksek lisans yaptı. Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Sosyal Bilimler Enstitüsü Müzik Anasanat Dalı Yüksek Lisans tezini başarıyla tamamladı ve mezun oldu. Buğra otizmli ve iletişim kurma konusunda ağır engeli var. Ancak o dünyadaki 645 üstün yetenekli otizmlilerden biri...
Buğra Çankır, henüz 2 yaşında iken otizmli olduğu anlaşılmış... Ama o farklı olduğunu göstermiş ve 3,5 yaşında okumaya başlamış. 10 yaşında geldiğinde de müziğe olan yeteneği keşfedilmiş. İletişimde güçlükler yaşasa da "mükemmel kulak" ya da "tam kulak" olarak nitelenen ve doğadaki tüm sesleri nota olarak tanımlayabilen özel bir yeteneği var. 2004 yılında California Üniversitesi tarafından yapılan "mutlak kulak" testinde o güne dek yapılan sınavlardan en yüksek puanı (tam puan) alan Çankır, 2007 yılında ise Wisconsin Medical Society tarafından "Müzikal deha" olarak literatürde yerini aldı.
Buğra Çankır, 2011 yılında İngiliz Kraliyet Akademisi lisans öncesi programını tamamladı. Piyano dalında "Associated Board of the Royal School of Music, Piano Grade 8" sertifikasını aldı ve kaynaştırmalı öğrenci olarak Hatay Bedii Sabuncu Güzel Sanatlar Lisesi'ni bitirdi. 2016 yılında İskenderun Teknik Üniversitesi Mustafa Yazıcı Devlet Konservatuarı'nı bitirdi. 2018 yılında ise AKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müzik Anasanat Dalında yüksek lisansa başladı. Bu yılda yüksek lisansını bitirdi.
Buğra Çankır ile ilgili yapılan haberleri okuyunca ailesinin çok büyük desteği olduğunu gördüm. Onunla gurur duyuyorlar. O bu yönden çok şanslı... Babası Kemal Çankır, yapılan bir röportajda oğlunun müziğe olan ilgisi ve yeteneklerini keşfettikleri günden sonra ailece otizmin olumsuz yönünü geride bırakıp Buğra'nın müziğe olan ilgisine odaklandıklarını belirtiyor. Böylece bu bakış açısının ne kadar değerli olduğunu bize anlatmış oluyor. Oğluna olan güvenini belirtip onun daha bir çok başarılara imza atacağını her fırsatta dile getiriyor.
Buğra, ilköğretimi öğretmen olan annesinin yanında yapıyor. Annesi, engelli çocuğu olan ailelere hitaben "Hangi engelle karşılaşırlarsa karşılaşsınlar eğitim camiasında olur, oturdukları muhitte komşularından olur pes etmesinler. Buğra'nın bir misyonu oldu. Engelli çocuk aileleri, çocuklarının peşini asla bırakmamalı. Bütün anne babalar çocuklarıyla bir şekilde ilgileniyorlar ama bir noktada çevreden bir şey gördüğünüzde demoralize olabiliyorsunuz, orada canınız yanıyor. O zaman aileler bırakabilir ama o noktada asla çocuklarını bırakmamalılar" diyor.
Otizmli bazı kişiler çok özel yeteneklere sahip oluyorlar. Bu bir ya da daha fazla alanda olabiliyor. Üstünlük gösterdikleri yerler; hafıza, sanatsal veya müzikal alanlarıdır. Buğra Çankır da bunlardan biri... Buğra'nın yeteneği de müzikal alanda... O, onun durumundaki çocuklara imkan ve fırsat verildiğinde nerelere gelinebileceğini bize gösteriyor. Bu nedenle ailelere ve öğretmenlere büyük iş düşüyor. Bu çocukları fark etmek ve onları yeteneklerine göre yönlendirmek...
ALİYE YÜCEL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder