Bugün
4 Ekim. Blogum, bugün tam 4 yaşında... Bu nedenle bu konuda yazmak istedim. Blogumu
4 Ekim 2011 günü Engelsiz e-Ticaret projesi kapsamındaki eğitimde deneme amaçlı
kurmuştum. O gün bloga başlarken yıllarca yazacağımı, beğenileceğini ve ciddi
bir okuyucu kitlesine ulaşacağımı düşünebilir miydim? Hayır... Blogumu
"Engelli Hikayeleri" adıyla başlamıştım. Daha sonra kitabım sayesinde değişti
"Engeloji" oldu!
Engelli
ve engellilik hakkında kişisel olarak ve çevremde gözlemlediklerimden bir
fikrim vardı. Engellilik yanlış biliniyor, engelliler yanlış tanınıyordu. Hep
"Bunu doğru anlatmalıyım..." diye düşünüyordum. İşte deneme amaçlı
açtığım blogum bunu anlatmamı sağladı. Farklı farklı konularla hep engelliyi ve
engelliliği anlattım. Yazılarımın beğenilmesini tabii ki isterim. Kim istemez?
Ama asıl isteğim engelliyi doğru tanımlayıp bir farkındalık ortaya koymaktı.
Sanırım bunu başardım.
İki
elim kanda olsa bile mutlaka her hafta yazmaya çalıştım. Her hafta (genellikle
pazar günleri) bir post yayınladım. Hiç aksatmadım. Bir işim çıktığında ya da
bir yere gidileceği zaman ailemin "Bu hafta da yazı koyma... Ne olur ki? Kalsın..."
demelerine "Yok! Olmaz..." deyip mutlaka bir yazı koymaya çalıştım.
Çünkü biraz ihmal etsem, bir aksasa, belki de yazma hevesim kaçacak, bir daha yazmak
istemeyecektim.
4
yıldır emek verdim. Bir görev disiplini ile yazdım, yazdım, yazdım... Yazmaktan
hiç vazgeçmedim. Hep aynı heyecan ve istekle yazmaya devam ettim. Bu süre
içinde 200'ün üstünde post yayınladım. Engelli ve engelsiz herkese seslenmek
istedim. Bu nedenle konularımı araştırarak, özenle ve günceli yakalayarak
seçmeye çalıştım. Konu bulmanın sıkıntısını, bulmanın sevincini, yayınladıktan
sonraki rahatlamayı, beğenilmesinin sevincini ve ziyaretçi sayısının artmasının
mutluluğunu yaşadım.
4
yıl az bir zaman değil. Bu zaman içinde neler neler oldu. Çok şey değişti. Hayat
bu... Üzücü, kaygılı, umutlu, sevinçli, mutlu, mutsuz; pek çok an, saat, gün,
hafta, ay ve yıl geçti. Her yazıda farklı
ruh hali içindeydim. Yayınladığım her yazı bana da bir şeyler kattı. Blogum
bana çok şey verdi. Sayesinde çok şey öğrendim. Güzel insanlarla tanıştım. En
önemlisi de bir yayınevi tarafından fark edildim... Ve pek çok blog yazarı gibi
bir kitap sahibi oldum.
Bugünden
sonra da yazmaya devam edeceğim. Blogumun; düzenli, özenli, seçtiğim
fotoğrafların konu ile alakalı ve niş (niche) bir blog olduğunu söyleyenleri hiç yanıltmamak
istiyorum. 4 yıl boyunca okuyan, takip eden, beğenen, paylaşan, eleştiren, yorum
yazan, ziyaret eden ve beni motive eden herkese, arkadaşlarıma ve aileme çok
çok teşekkür ediyorum. Diğer yazılarda
görüşmek dileğiyle... Nice yıllara...
ALİYE YÜCEL
Vay be okadar olmuşmu ;) Nice yıllara Aliye hanım başarılarının devamını dilerim .
YanıtlaSilEvet Hamza o kadar oldu. :) Yıllar böyle geçiyor işte... Çok faydalı bir eğitimdi değil mi? Emeği geçenlere teşekkürler. Bana bir blog, bir kitap kazandırdılar. Bir de sizler gibi değerli arkadaşlar... Yorum için çok teşekkürler...
Sil