Görme
engelli ünlü bir kişi denildiğinde pek çok kişinin aklına ilk gelen isimdir Aşık
Veysel. Veysel, "Dostlar beni hatırlasın" demiş. Kimler onu ne kadar hatırlıyor
bilemiyoruz. Ama, ünlü arama motoru Google, onu hatırladı ve 25 Ekim günü
doğduğunu belirtip, onun için özel bir Doodle yaptı. Ancak kızı Menekşe
Şatıroğlu buna itiraz etti. Doğum tarihinin 25 Ekim olmasının mümkün olmadığını
açıkladı. Doğum günü tam olarak hangi gündür bilinmez. Ama böylece büyük
ustayı bize bir kez daha hatırlatmış oldu.
Aşık
geleneğinin büyük ve son temsilcilerinden olan Aşık Veysel Şatıroğlu'nun hayat
hikayesi ve başına gelenler oldukça ilginçtir. Aşık Veysel, 1894 yılında Sivas'ın
Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde doğuyor. Doğduğu yıllarda Sivas ve
çevresinde çiçek hastalığının çok yaygın olduğu biliniyor. 7 yaşında çiçek
hastalığı yüzünden görme yeteneğini kaybeden Veysel, ne acıdır ki yine iki
kardeşini de bu hastalık yüzünden kaybetmiştir.
Engelli
kişilerin ailesinin, onların engelini aşmasındaki önemini söylemeye gerek var
mı bilemiyorum? Bunun çok önemli ve değerli olduğunu Aşık Veysel'in hayatından
da bir kez daha anlıyoruz. Babası gözleri görmeyen küçük Veysel'in oyalanması ve
üzüntüsünü unutması için bir saz alıyor. Ona, halk ozanlarından da şiirler ezberletiyor.
Veysel de o günden sonra çalıyor, söylüyor. Babası iyi ki o sazı almış ve
müziğe yönlendirmiş... Böylece onu herkesin onu tanımasını sağlamış... Göremeyen
oğlu için böyle bir yol düşünen babasının feraseti de hangi kelimelerle anlatılır?
Aşık
Veysel'in ilginç hayat hikayesinde beni en çok etkileyen ona ihanet edip kaçan
karısı için yaptığıdır. Aşık Veysel'in ilk eşi maalesef bir adama aşık oluyor.
Bir gün, Aşık Veysel'i ve küçük çocuğunu da bırakıp o adamla kaçıyor. Kaçan
karısının yolda ayağına bir şey vuruyor. Ayakkabısını çıkardığında da orada
para olduğunu görüyor. Karısı çok şaşırıyor. Meğerse, Aşık Veysel onun
kaçacağını hissedip, gittiği yerde zor durumda kalmaması için ayakkabısına o
parayı koyuyor... Kaç kişi bunu yapabilir? İnsan inanamıyor. Bunu yapabilmek,
zor... Çok zor...
Okuma
ve yazmayı bilmeyen, üstelik görmeyen bir kişinin; hayata, insana, doğaya
bakışı çok etkileyici değil mi? Görmemesi bir eksiklik olmamış. Belki de tam tersine hayatı daha iyi anlamasına sebep
olmuş... Anlamış ve bize de anlatmış... Örneğin; hayatı "iki kapılı bir
han..." diyerek ne güzel anlatmış... Dünyaya bakışı öyle etkileyici ki, insan "Acaba görse bu eserleri meydana getirebilir miydi?" diye düşünmeden
edemiyor. Gönül gözünün önemini bir kez daha anlıyor.
Aşık
Veysel, hiç kuşkusuz ülkemizin yetiştirdiği önemli sanatçılardan biridir. O, sadece
bir saz ustası değildir. Güzel Türkçe ve sade bir dille yazdığı şiirlerini
bilmeyen, duymayan yoktur. Günümüzde de sosyal medyada sözleri ve şiirleri
daima paylaşılıyor. Gençler de böylece onu tanıyorlar. O, "Dostlar beni
hatırlasın" demiş. Ancak onu herkes hatırlamalı... Üstelik sadece doğum ve
ölüm yıldönümlerinde değil. Daima hatırlanmalı...
ALİYE
YÜCEL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder