Blogu
açtığımdan beri "Mutlaka yazmalıyım..." dediğim ama bir türlü yazamadığım
bir film var. Geçenlerde, "Sinema Tarihinin Hiçbir Zaman Unutulmayacak
Efsanevi Sahneleri" arasında bu filmin de adını görünce yazmak istedim.
Vizontele Tuuba'dan bahsedeceğim. Vizontele ve Vizontele Tuuba filmlerini
seyretmeyen kalmamıştır. Her iki filmde yerli sinemamız adına çok başarılı
filmlerdi. Ancak Vizontele Tuuba'nın çok
önemli bir misyonu daha vardı. Film, belki de engelli karakterin olumlu sunulduğu
ilk yerli filmlerden biridir.
Yılmaz
Erdoğan'ın yazdığı, yönettiği ve oynadığı filmin diğer başrollerinde; Tuba
Ünsal, Demet Akbağ, Tarık Akan ve Altan Erkekli oynuyordu. Hatırlatmak için, Vizontele
filminin devam filmi olan Vizontele Tuuba'nın konusu ise kısaca şöyle: 1980'li
yıllarda bir öğretmen (Tarık Akan) Güneydoğu'da kütüphanesi bile olmayan bir kasabaya
Kütüphane Müdürü olarak tayin edilir. Gelen aile ile kasabalıların hayatları
renklenir. Öğretmenin engelli kızı Tuuba ile köyün ilginç karakteri Deli Emin
çok iyi anlaşırlar ve birbirlerini severler...
Tuuba
karakteri; filmde acınacak, zavallı, alay edilen ve dışlanan bir karakter
değildi. Bu yüzden seyrettiğimde çok etkilenmiştim. Tuuba, bir trafik kazası
sonucu engelli hale gelmiş... Engelli ve tekerlekli sandalyede olmasına rağmen
durumunu (pek çok engelli gibi) kabullenmiş durumdaydı. Bize de "Madem bu
durumdayım. Öyleyse böyle yaşamak zorundayım..." mesajını veriyordu. İşte
bu çok önemli... Kim bilir? Belki de Yılmaz Erdoğan, böyle bir kız tanımıştır. Engelli
olmasına rağmen ağlatmayan ve tebessüm ettiren...
Evet
Tuuba'nın içinde bulunduğu psikolojik durumu çok önemli... Ama bence filmle
ilgili daha önemli bir olgu var. Bu da Deli Emin karakterinin Tuuba'ya olan yaklaşımı...
Emin, lakabı Deli olmasına rağmen pek çok aklı başında insandan çok doğal ve
normal davranıyor. Tuuba'yı görünce ona engeliyle ilgili farklı bir yaklaşımda
bulunmuyor. Ne negatif ne de pozitif... Her engellinin isteyeceği gibi, doğru
bir yaklaşım sergiliyor. Engelini hiç önemsemeden ondan bir şeyler yapmasını
isteyebiliyor.
Deli
Emin ise gerçekte ve bazı filmlerde gördüğümüz psikolojik yada zihinsel engelli
olduğu için "Köyün Delisi" adı verilen bir karakter... Deli Emin,
Vizontele filmlerinin en önemli ve başrol karakteri... Aslında farklı fikirleri ve hazırcevaplığı
ile belki de bir dahi... Ona karşı acıma, alay, küçümseme gibi olumsuz duygular
taşımak imkansız. Güzel yüreği, iyimserliği ve insan verdiği değerle çok özel
bir karakter... Belki Emin de ayrı bir yazı konusu...
Son
yıllarda sinemamızda engelli karakterlerin başrol oynadığı ve olumlu sunulduğu
filmlere rastlıyoruz. Başka Dilde Aşk, Benim Dünyam, Tamam mıyız?, Sadece Sen
ve Mucize gibi... Ama Vizontele Tuuba 2003 yapımı bir film. O yıllarda böyle
bir engelli filmi görmek çok etkileyiciydi. Filmin siyasi, sosyal pek çok mesaj
verdiği biliyoruz. Ancak engelliye bakışı, ona yaklaşımı açısından da ayrı ve
önemli bir mesaj daha veriyor. O da engelinin takınması gereken ruh hali ve
engelliye yaklaşım şeklimiz...
ALİYE
YÜCEL