Samsung’un işitme engelliler için görüntülü çağrı
merkezi hizmetini anlattığı yeni reklam filminden etkilenmemek mümkün değil. “Duyan
Eller” projesinin tanıtımı için işitme engelli bir gence çok çarpıcı bir
sürpriz hazırlanmış… İzleyince insanı öyle bir yakalıyor ki… “Ne güzel bir
çalışmaya imza atmışlar” dedirtiyor. Düşünenin, yapanın; ellerine, yüreğine sağlık…
Eminim, bu reklam filmden etkilenen sadece ben değilim.
İşitme engelliler çağrı merkezinden yararlanamıyor.
İşte bu nedenle Samsung, internet sitesinden işaret dili bilen çağrı merkezi
çalışanlarıyla görüntülü servis hizmeti verecek… Çağrı merkezlerinde artık
işaret dili bilen müşteri temsilcileri olacak ve işitme engelli müşterilerle
onlar iletişim kuracak. Satış sonrası verilecek bu hizmet çok önemli ve gerekli…
Firma da bunu Leo Burnett İstanbul ile çok güzel bir
şekilde, çok güzel bir filmle tanıttı.
Samsung Türkiye, işitme engelli
Muharrem’e öyle bir sürpriz hazırlıyor ki… Kamera şakası tadında… Önce Muharrem’i
İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği aracılığıyla buluyorlar. Bir ay süren
büyük bir organizasyon, gizli kameralar, işaret dili eğitimleri… Muharrem’in ablası
da buna dahil oluyor. Herkes olayı biliyor. Bir tek Muharrem bilmiyor. Bir
sabah ablasıyla Bağcılar’daki evinden çıkıyor. Muharrem yolda kime rastladıysa
işaret dili biliyor. Onun için inanılmaz bir durum, rüya gibi bir dünya... Sonunda çok
duygulu anlar yaşıyor ve gözyaşlarını tutamıyor. Tabii biz de…
Muharrem; çevresinde kendisiyle konuşan
ve iletişim kuran kişilerle karşılaşınca yalnız olmadığını görüyor. Engelsiz
bir gün yaşıyor. Olanlar karşısında çok duygulanıyor. Engelle yaşayan birinin
kısa süre bile olsa engelini kaldırabilmek ve meydana gelen etkiyi görmek çok
güzel… Aslında engelli, engelsiz fark etmiyor. Birine yardım etmek güzel… İnsanlarla
doğru iletişimin onları ne kadar mutlu ettiği de bilinen bir gerçek… Ama
unutuyoruz.
“Yılın en duygusal sürprizi” adıyla yayınlanan
ve süresi 3 dakika bile olmayan bu özel film önemli bir farkındalık sağlıyor. İnsani
olan her şey gibi yüreğimizden yakalıyor. İşitme engelli birinin gün boyunca neler
yaşayabileceğini bu kısa sürede çok iyi anlıyoruz. Hatta insana “İşaret dili
öğrenmeliyim. Belki bir gün bir yerde Muharrem’e veya onun gibi işitme engelli
birine rastlayabilirim” bile dedirtiyor.
“Duyan Eller” projesi sosyal sorumluluk açısından da önemli bir hizmet… Belki "Duygu
sömürüsü var" diyenler olacaktır. Ama hedef kitlesine ulaşıyor mu? Ulaşıyor. Üstelik diğer
kişilerinde dikkatini çekiyor mu? Çekiyor. Maalesef, bazen ancak böyle şeyler karşısında
empati yapabiliyor ve harekete geçebiliyoruz. Bu nedenle engelleri aşmak için
yapılan bu hizmet ve tanıtım alkışları hak ediyor. Muharrem’in her gününün, o
günkü gibi olmasını diliyor. Bu projeye emeği geçen herkesi kutluyorum.
ALİYE YÜCEL