Translate
Reklam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Reklam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
8 Nisan 2012 Pazar
HAYATTAN RENGİ ALIN...
"Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” İzlemişsinizdir. Bu Filli Boya’nın 2012 reklam sloganı… Ünlü besteci ve piyanist Fahir Atakoğlu piyanonun başında… Ve kendisine eşlik eden ünlülerle bu sloganı söylüyorlar. Daha doğrusu önce söyleyemiyorlar! Sonra Fahir Atakoğlu’nun ikazlarıyla söyleyebilecekleri en güzel biçimde söylüyorlar… Ünlüler ise Selçuk Yöntem, Zerrin Tekindor, Tülin Şahin, Buğra Gülsoy ve Gupse Özay.
Duyduğumda melodi çok hoş geldi ve dilime de pelesenk oldu. Gelelim bu sloganın beni niye bu kadar rahatsız ettiğine! Sloganı tekrarladıkça; Hayat sadece renk midir? Renk giderse hayattan geriye bir şey kalmaz mı? Öyleyse, görme engelliler için hayatın bir anlamı yok mu? Onlar için geriye hiç bir şey kalmamış mı? Soruları aklıma takıldı. Bunları kendi kendime tekrarlayınca da, ne kadar talihsiz bir slogan olduğunu düşündüm.
Bir boya reklamı için “renk” tabii ki önemli bir unsur… Bu tamam… Anlaşılan bunu da vurgulamak istemişler. Ancak, bunu vurgularken bir kesim insanı hiç düşünememişler. Belki de komik duruma düşmüşler! Komik diyorum. Çünkü tanıdığım pek çok görme engelli bunu duyunca, bunlar ne saçmalamış diye düşünmüştür… Gerçekten ne düşündüklerini çok merak ettim. Görme engelli biri bu sözleri duyduğunda ne der? Etkilenip üzülmüş müdür? Yani hayattan rengi alınca bir şey kalmıyormuş! Vah vah! Biz bir hiçlik içinde yaşıyormuşuz! Demişler midir? Sanmıyorum. Ama sonuç ne olursa olsun. Bir reklam filmi hazırlanıyor ve görme engelliler açısından bakılamıyor!
Bu sloganı yazarken görme engellileri düşünmemişler tamam… Bunu anladık. Bu reklam filmini hazırladıklarına göre, şimdi de hayatın onlar için renksiz olduğunu sanıyorlar herhalde! Görme engellilerin hayatı yokmuş ya da görme engelliler hayatta yokmuş gibi davranmak çok büyük yanlış! Renkler olmasa da görme engellilerin hayatları öyle renkli ki… Buna bizzat şahidim.
Yine slogana gelelim. “Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” Geriye ne kalır? Ses kalır, koku kalır, his kalır… Ve daha pek çok şey kalır… Yani vurgulanmak istenildiği gibi renkler olmadan hayat bir şey ifade etmiyor, geriye hiç bir şey kalmıyor demek doğru olmaz. Unutmayalım hayatı ve renkleri görmeden yaşayanlar var. Görmediği halde kitap yazan, beste yapan, hatta hatta resim yapan kişilerin olduğunu hatırlatmama gerek var mı bilmiyorum?
Son olarak şunu yazmadan da edemeyeceğim. Bahsettiğim reklam filmi; bol ışıklı, ışıltılı ve çok renkli falan ama sonunda bana hoş gelen, beni etkileyen melodisi oldu. Demek ki neymiş! Rengin önüne geçen şeyler varmış… Hayatta bazen renkler olmadan da oluyormuş!
ALİYE YÜCEL
16 Aralık 2011 Cuma
ENGELLER YOK OLUR
Televizyon izlerken reklam girdiğinde uzaktan kumandayı alıp kanal kanal gezmeyen var mıdır? Bilmiyorum! Ama son günlerde yayınlanan bir reklam var ki kolaysa başka kanala geç ve seyretme! Türk Telekom’un yeni reklamından bahsediyorum. “Bizde de ne kadar güzel reklamlar yapılıyor” dedirten kısa film tadında bir reklam filmi…
Bir sosyal sorumluluk projesinin reklamı bu kadar mı kaliteli olur! Müzik, seslendirme, çekim, oyuncular hepsi çok etkileyici... Hedef kitlesi görme engelliler olan reklam filmi işitsel olduğu kadar, görsel zenginliklerle de dolu. “Bir fark yaratsak yeter, Türkiye’ye değer” demişler ve değmiş doğrusu!
Türk Telekom ve Boğaziçi Üniversitesi Görme Engelliler Teknoloji Merkezi (GETEM) işbirliğiyle gerçekleştirilen “Telefon Kütüphanesi” projesinin anlatıldığı reklam filminde ünlü Rus yazar Dostoyevski’nin Suç ve Ceza romanından bir bölüm ele alınıyor… Ve en etkileyici roman karakterlerinden Raskolnikov’un evden çıkışını, merdivenlerden inişini ve sokakta yürüyüşünü görüyoruz… Sesli kitap dinleyen bir görme engelli, kahvesini yudumlarken dinlediği bu romanı zihninde canlandırıyor. Bizi de bu anlara şahit ediyor. Defalarca seyrettim. Her seyredişimde sanki orada bitmeyecek ve devamı gelecekmiş gibi bir his duyuyorum… Ve öyle etkileyici ki arayıp devamını da dinlemek istiyorum. Reklam Ajansı Publicis Yorum ve yönetmen Gürkan Kurtkaya’yı kutlamak gerekir.
Gelelim hizmete… Yapılan hizmet en az reklamı kadar güzel! Türk Telekom ve Boğaziçi GETEM işbirliğiyle Türkiye’nin ilk “Telefon Kütüphanesi” hizmeti görme engellilere binlerce sesli kitabı ev telefonlarından ücretsiz dinleme olanağı sunuyor.
Uygulama, 0800 219 91 91 numaralı telefon üzerinden hizmet veriyor. Sadece ev telefonları üzerinden faydalanılabilen hizmette kullanıcılar; dilediği kitabı seçme, sonraki aramada kaldığı yerden devam etme, ileri–geri gidebilme gibi özelliklerinden faydalanabiliyorlar.
Hizmetten faydalanmak için GETEM’e en az % 40 görme engelli raporuyla başvurup üye olup olmak gerekiyor. Üyeler alınan kullanıcı adı ve şifreyle istedikleri kitapları dinleyebiliyorlar. Ayrıca, basılı kaynaklardan faydalanamayan felçli, disleksi gibi engellilerde raporlarıyla başvurduklarında bu hizmetlerden yararlanabiliyorlar. Aksi takdirde hizmet ücretli!
GETEM’in arşivine baktığımızda pek çok çeşitli kitaplar var. Reşat Nuri Güntekin, Elif Şafak, Necip Fazıl Kısakürek, Orhan Pamuk, William Shakespeare, Jules Verne, Amin Maalouf, Charles Dickens, Emile Zola, Agatha Christie gibi binlerce yazarın kitapları bu sayede konuşuyor! Engeller yok oluyor!
ALİYE YÜCEL
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)