Sonunda
Pas ve Kemik (Rust and Bone) filmini seyrettim. Defalarca seyretmek istesem de
hep ertelediğim filmi, beklediğimden de iyi buldum. 2012 yılı yapımı Fransız
filmi olan Pas ve Kemik (Orijinal adı: De rouille et d'os), Craig Davidson'ın
kısa hikayesinden uyarlanmış. Romantik bir dramı işleyen filmin yönetmenliğini Jacques Audiard yapıyor. Oyuncuları;
Marion Cotillard, Matthias Schoenaerts, Celine Sallette, Bouli Lanners ve Armand
Verdure.
Filmin
konusuna gelince: Alain (kısa adıyla Ali), küçük oğlu ile kız kardeşinin yanına
yerleşir. Bir gece kulübünde bodyguard olarak çalışmaya başlar. Gece kulübünde
meydana gelen kavgada Stephanie ile tanışır. Katil balina eğitmeni olan
Stephanie bir akvaryum kazası sonucu iki bacağını dizine kadar kaybeder. Ali
ve Stephanie çok farklı kişilikte iki insan olsa da bu kazadan sonra
yakınlaşırlar...
Film;
doğuştan ya da küçük yaşta engelli olmakla sonradan engelli hale gelmek arasındaki
farkı çok iyi yansıtıyor. Doğuştan ya da küçük yaşta engelli olunca buna
alışıyor ve kabulleniyorsun. Yetişkin bir yaşta engelli olmak kolay değil.
Stephanie'nin bacaklarını kaybettikten sonraki çaresizliği ve acısı çok güzel
yansıtılmış... Oyunculuk çok başarılı... Bu arada bacaklarının nasıl böyle
göründüğünü merak etmemek elde değil. Gerçekten kesilmiş gibi duruyor. Bunun nasıl
olduğunu burada yazmayacağım. Ama çok emek isteyen bir iş olduğu bir gerçek...
"Engelli
olmak kadın erkek herkes için aynıdır, cinsiyet fark etmez..." diye düşünenler
varsa, şunu belirteyim ki bir kadın olarak engelli olmak çok daha farklı, çok
daha zor... Filmde bu çok iyi bir
şekilde verilmiş... Engelli bir kadın olan Stephanie'nin içinde bulunduğu durum
çok güzel aktarılmış... Engelli bir kadının psikolojisi çok iyi anlatılmış. Hem
de bir çok sahnede sözlere bile gerek kalmadan. Hal, tavır, mimik ve
bakışlarla... Bu nedenle yönetmen ve oyuncuyu kutlamak gerek.
Filmde
karakterler çok gerçekçi, her şey doğal akışında gidiyor. Belki de Ali'nin hal
ve tavırlarından böyle hissediyoruz. Duygular çok yerli yerinde aktarılmış,
verilmek istenen çok iyi yansıtılmış... İnsana kolayca geçiyor. Duygusal olarak
engelli bir adam ve bedensel engelli bir kadının aşk hikayesi olarak görülse de,
her şey bu kadar basit değil. İkisi arasındaki bu yakınlaşma bir mecburiyet
olarak görülmemeli... Ya da ben öyle görmek istemedim.
Filmle
ilgili çok şey yazılabilir. Muhteşem güzellikte sahneleri var. Blogumda görüp
"Ama bu bir engelli filmi..." diye düşünüp izlemekten vazgeçenlere tavsiyem,
izlemeniz. Pas ve Kemik, sadece bir engelli filmi değil. İnsan ilişkilerine
dair çok şey anlatıyor. Hayata bakışımızı gözden geçirmenizi ve empati kurmanızı
sağlıyor. Zorluklara karşı direnme gücü veriyor. "Pas silinir, kemik
iyileşir..." diyerek kötü günlerin bir gün geçeceğini söylüyor. İçten içe
bir umut aşılıyor. İzleyin! Asla zaman kaybı değil...
ALİYE
YÜCEL