Bazı
kişiler bacakları ya da kolları olmadan hayatlarını sürdürürler. Bu doğuştan ya
da sonradan olabilir. İşte Hindistan'ın Haryana eyaletinde bir köyde yaşayan
Madan Lal, de bunlardan biri... Lal, kolları olmadan doğuyor. Ancak o günlük
hayatta yapılabilecek her şeyi ayakları ile yapabiliyor. Hatta kolları ve
elleri olmamasına rağmen terzilik yapıyor. Kolsuz bir terzi epey şaşırtıcı
geliyor değil mi? Ama o bunu başarmış... Kısaca onun ayaklarıyla yapamayacağı
şey yok.
Engelliler
bazı haklardan mahrum kalabiliyor. Madan Lal'in ülkesi de maalesef engellilere karşı
pek duyarlı değilmiş... Çünkü, o engeli yüzünden hiç bir okula alınmamış,
öğretmenler onu kabul etmemiş... Bu nedenle de eğitim hakkı elinden alınmış.
Onun yaşadığı üzüntü ve hayal kırıklığını anlamak hiç de zor değil. Eğitim
almak, okumak istiyorsunuz. Ancak
engeliniz var diye buna imkan tanınmıyor. Çok güç bir durum...
Eğitim hakkı elinden alınsa da Madan
Lal, bir şeyler yapmak ve bir mesleği olsun istemiş. Böylece terzi olmaya
karar vermiş! Bu kararı verdiğinde
destek görmemiş. Dikiş dikmeyi öğrenmeye gittiğinde de ön yargılardan
kurtulamamış. Her gittiği terziye dikiş dikmeyi öğrenmek istediğini
söylediğinde, hiç biri ona dikiş dikmeyi öğretmek istememiş... Ancak o terzi
olma isteğinden hiç vazgeçmemiş ve sonunda kendisine dikiş öğretecek bir terzi
bulmuş... O terzi de önce "Yok" dese de öğretmeğe razı olmuş.
Madan Lal, çok kısa sürede dikiş dikmeye
başlamış... Dikiş dikmeyi öğrendiğinde de köyüne dönerek bir terzi dükkanı
açmış. Terzi dükkanını açtığı gün onun en mutlu günüymüş... Köylüler ilk önce
onun dikip dikemeyeceği konusunda şüphe duymuşlar ve bu nedenle müşteri
bulmakta zorlanmış... Ancak daha sonra yaptıklarını görünce ona güvenmişler ve
giysilerini hep ona diktirmeye başlamışlar. Artık köyde bir şey diktirmek
isteyen herkes ona gelmeye başlamış...
Bir röportajda Lal, engelliyle
ilgili olarak "Çocukluğum boyunca beni rahatsız etmedi..." diyor.
Çünkü o el ve kol ne demek bilmeden hayatı sürdürmeyi öğrenmiş... O, ellerinin
yerine ayaklarını koymuş. Günlük hayatındaki her şeyi ayaklarıyla yapmaya
başlamış. Yemeğini ayaklarıyla yemiş, dişlerini fırçalarken ayaklarını
kullanmış, tıraşını ayaklarıyla olmuş... Dikiş dikmek için gerekli olan ölçü
almak, kumaşı kesmek gibi her şeyi ayaklarıyla yapmış. Dikiş makinesini de
ayaklarıyla kullanmış...
ALİYE
YÜCEL