> Engeloji : Benim İçin Üzülme

Translate

Benim İçin Üzülme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Benim İçin Üzülme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Haziran 2013 Pazar

MERYEM İÇİN ÜZÜLÜYORUM


Salı akşamları A TV’de yayınlanan “Benim için Üzülme” dizisinde yer alan Meryem karakteri sonunda konuşmaya başladı. Dizi yayınlanmaya başlayalı 30 bölüm oldu. Meryem’in sesi hiç duyulmadı. Meryem; yıllar önce geçirdiği bir kaza sonrasında yürüyemeyen bu nedenle hayatını tekerlekli sandalyede sürdüren, kendini dış dünyaya kapatan, hiç kimseyle konuşmayan ve çevresinde olup biten hiçbir şeye tepki vermeyen bir kadın…

Meryem, kocası Şahin’in çocuğu olmadığı halde onun tarafından çocuğun olmuyor yalanlarıyla kandırılmış, bu yalanı ortaya çıktığı zaman Şahin tarafından merdivenlerden düşürülerek sakatlanmış... Meryem’in çilesi bununla da bitmemiş kocası yeniden evlenmiş ve her türlü tedavi imkanı da kocası tarafından engellenmiş… Yani, çile üstüne çile…

Meryem kocası Şahin ve yeni karısı Bahar ile aynı evde yaşamaya devam ediyor. İlk bölümlerde sakatlanma ve konuşmama nedenini bilmeden Şahin’i takdir edip; “Bak karısını bırakmamış, bakımını da sağlıyor…” diye düşünürken;  gerçekleri öğrenmeye başlayınca Şahin’e karşı çok büyük bir öfke duymaya başlıyor insan… Bir adam karısına bunca kötülüğü nasıl yapar, bu ne insafsızlık, diye…

Meryem karakteri sessiz ve hareketsiz bir rol… Ama bir derinliği var… Sahnelerinde korkularını, hüznünü, endişelerini ve yaşadığı acıyı çok güzel hissettiriyor. İnsan onun her sahnesinde merakla bir iyileşme, bir hareket, bir ses bekliyor. Her bölümde bir patlak verecekmiş gibi bir his veriyordu. Sonunda öyle de oldu.


Meryem karakterini Serpil Gül canlandırıyor. Serpil Gül, siyah beyaz dönemde başrollerde, daha sonra yan rollerde oynamış bir Yeşilçam oyuncusu… Gül, 1966 yapımı Çalıkuşu filminde Müjgan, Boş Çerçeve filminde Alev’in ablası Arzu, Mazi Kalbimde Yaradır filminde Murat’a aşık olan Nilgün, Karaoğlan Geliyor filminde Karaoğlan’ın annesi Sabiha Hatun, Sezercik Küçük Mücahit filminde Sezercik’i büyüten ayakkabıcı Salih Usta’nın karısı Ayşe gibi pek çok rolde oynamış…

Bu bir dizi karakteri ama Meryem için üzülüyorum. Dizi deyip geçmeyelim. Gerçekte hayatta da Meryem’in durumda olan kişiler yok mu? Bir şekilde engelli hale gelmiş; tedavisi yapılamamış veya yapılmamış… Tedavi imkanı varken olamamış… Gençliği böyle geçmiş… Maalesef ki böyle kişiler var. Bazı gerçekler filmlerde bile yok!

Evet, Meryem konuşmaya başladı. Dizi başladığından beri eminim ki pek çok seyirci bu anı bekliyordu. Başta foyası meydana çıkacak olan kocası Şahin olmak üzere herkes ne konuşacağını, ne diyeceğini çok merak ediyor. Neler söyleyecek… Başına gelenleri ve yaşadıklarını nasıl anlatacak... Bakalım Meryem’i gelecek bölümlerde neler bekliyor. Ben de merakla bekliyorum…

 ALİYE YÜCEL  

9 Aralık 2012 Pazar

SPASTİK ENGELLİ ORHAN


 
“Benim İçin Üzülme” dizisini seyredenler bilir. Dizide spastik engelli bir karakter var: Orhan… Orhan’ı oyuncu Ahmet Varlı canlandırıyor. Daha ilk bölümde küçük bir rolü olmasına rağmen hemen dikkat çekiyordu. Öyle güzel rol yapıyor ki oyuncunun gerçekten spastik olduğunu düşünmemek elde değil. Eminim ki seyreden pek çok kişi onun gerçekten engelli olduğunu düşünüyordur.
Rol olarak belli karakterleri yapabilirsiniz. Ama spastik birini bu kadar başarılı canlandırmak hiç kolay değil. Ahmet Varlı, spastik engellileri nasıl gözlemlemiş, nasıl da o role bürünmüş… Çok çarpıcı… Çok etkileyici… O spastiklere özgü el ve yüz hareketleri aynı… Konuşurken kasılması, kekelemesi, yüz ifadesi, yürüyüşü sanki gerçekten spastik engelli biri gibi… Öyle doğal ki insan söyleyecek bir şey bulamıyor.
Bir diziye böyle bir karakteri koymak takdire şayan bir durum…  Oyuncu seçimine ise söylenecek hiçbir şey yok… Hikayede böyle bir engelli rolü olması mı? Oyuncu seçimi mi? Yoksa seçilen oyuncunun bu kadar iyi rol yapması mı? Takdir edilmeli bilemedim. Belki de hepsi…
Orhan’ın sahneleri dizideki başrol oyuncularının sahnelerinden daha çok dikkat çektiği, daha çok ilgi gördüğü kesin… Orhan’ın ne söyleyeceğini, ne yapacağını ve nasıl bir sahnesi olacağını insan gerçekten merak ediyor. Çünkü insanın yüreğini titretiyor. İnsanı bir duygu seline sürüklüyor.
 
Orhan’ın sahnelerini bir başka izliyorum… Öyle etkileyici sahneleri var ki… Ahmet’in ölümünden sonra onun sevdiği kızın yanına gidip ona seslenişi, hiç görmediği babasına özlemini dile getirişi, ustasıyla olan diyalogları gibi pek çok müthiş sahne… Bu duygusal sahnelerden etkilenmemek ve gözyaşlarını tutmak çok güç oluyor.
Orhan karakteri aynı zamanda engelli birinin olumlu bir sunumu… Çünkü Orhan; duyarlı, sevgi dolu, anlayışlı… Çok güzel bir yüreği var. Ailesi ve çevresindekilerle ilişkileri çok güzel… Herkese sevgi dolu yaklaşıyor. Onu gerçekten tanıyan herkeste onu çok seviyor. Böylece seyreden herkesin gözünde onu sevilen bir karakter yapıyor.
Seyrettiklerimden anladığım şu ki; Mahsun Kırmızıgül’ün her karakteri çok etkileyici… Ama hayatın bir gerçeği olan engelli ve engellilik olgularını dizide de yansıtması beni bir başka etkiliyor. Halen yayınlanmakta olan “Hayat Devam Ediyor” dizisindeki kolundan engelli Malik karakterinden sonra, şimdi de “Benim İçin Üzülme” dizisinde spastik engelli Orhan ile engelli bir karakteri ekrana taşıyor.  Kendi adıma Orhan’ın sahnelerinin artmasını ve onu daha uzun süre izlemeyi istiyorum. 
 
ALİYE YÜCEL