> Engeloji : Paralimpik Oyunları

Translate

Paralimpik Oyunları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Paralimpik Oyunları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Ağustos 2021 Pazar

2020 TOKYO PARALİMPİK OYUNLARI


Geçen yıl yapılması gerekirken koronavirüs salgını nedeniyle bu yıla ertelenen 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları başladı. 24 Ağustos - 5 Eylül tarihleri düzenlenecek organizasyona 22 branşta 4 bin 400 civarında sporcu yarışıyor.

Türkiye, 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'na 13 branşta 87 sporcu ile katıldı. Sporcularımız şimdiden pek çok madalya kazandı. Haftaya bitmiş olacak. Ben de kazandığımız madalyaları yazacağım.

ALİYE YÜCEL

11 Mart 2018 Pazar

2018 PARALİMPİK OYUNLARI


2018 Paralimpik Oyunları (Engelli Olimpiyatları) geçtiğimiz cuma günü başladı. Oyunlar, 9 - 18 Mart tarihleri arasında yapılacak. Paralimpik Oyunları, çeşitli engel gruplarından sporcuların katıldığı ve farklı sporların yapıldığı bir etkinliktir. Orijinal haliyle “Paralympic” kelimesi İngilizce engelli anlamına gelen “Paralyzed” ve “Olympic” kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. Paralimpik Oyunları Yaz ve Kış Oyunları olmak üzere olimpiyatların bitmesinden iki hafta sonra yine olimpiyatların yapıldığı ülkede oluyor.

Paralimpik Oyunları'nın fikir babası Sir Ludwig Guttman’dır. Nörolog olan Doktor Guttman, Stoke Mandeville Hastanesi'nde felçli genç gazilerle ilgileniyordu. Onlara bakarken sporun genç gaziler için ne kadar önemli olacağını düşünmüştü. Guttman, The Stoke Mandeville Hastanesi'nde, tekerlekli sandalyedeki engellilerin rehabilitasyonu için sportif aktiviteler düzenlemiş ve böylece bu engelliler sporunun tarihsel başlangıcı olmuştu.

Guttman’ın düzenlediği 1. Stoke Mandeville Tekerlekli Sandalye Oyunları, 1948 Londra Olimpiyat Oyunlar ile aynı tarihte yapılmıştır. 2. Dünya Savaşı gazilerinin katılımıyla düzenlenen bu organizasyon, dört yıl sonra Hollandalı sporcuların katılımıyla uluslararası olmuş; engelli sporcular için olimpik stildeki ilk organizasyon ise 1960 yılında Roma Olimpiyatları’nın ardından yapılmıştır. Paralimpik Oyunları, 2008 yılında olimpiyatlardan sonra uluslararası ikinci büyük spor yarışması haline gelmiştir.


Sir Ludwig Guttman, BBC’ye verdiği bir röportajında “Yarım felç ya da baştan aşağısı felç olma gibi ciddi bir engelle karşılaşan bir insanın ruhu da bundan etkilenir. Bu olumsuz psikolojik etkiden kurtulmak için spordan iyisi olamaz. Spor aklı çalıştırır, özgüveni arttırır, itibar kazandırır, dostluk bağlarını güçlendirir. Bu dört unsur da engelli insanı, engelsizlere eşit kılar…” diyerek sporun engellilere yaptığı olumlu etkiyi çok güzel anlatmıştır.

Paralimpik Oyunları, bu yıl Güney Kore'nin  PyeongChang şehrinde yapılıyor. Oyunlara 100 ülkeden 700'e yakın sporcu katılıyor. Bu yıl önceki yıllara göre daha fazla kadın sporcu katılacağı belirtiliyor. Sporcular; Alp Disiplini, Artistik Buz Pateni, Biatlon, Bobsleigh, Buz Hokeyi, Curling, Kayakla Atlama, Kayaklı Koşu, Kısa Mesafe Sürat Pateni, Kızak, Kuzey Disiplini, Serbest Stil Kayak, Skeleton, Snowboard ve Sürat Pateni gibi bir çok branşlarda yarışacaklar.

Türkiye'nin Paralimpik Oyunlarına katılıp katılmayacağını, katılırsa kimlerin katılacağını merak ettiğim için araştırdım. Ülkemizi Milli Kayakçımız Mehmet Çekiç'in tek başına temsil edeceğini öğrendim. Bedensel engelli olan kayakçımız ayakta slalom ve dev slalom  branşlarında yarışacak. Fransa'da yaşayan Mehmet Çekiç hazırlıklarını Erciyes Kayak Merkezi'nde yapmış. Çekiç, ilk kez katıldığı Soçi Paralimpik Kış Oyunları'nda kazanamadığı madalyaya Güney Kore'de ulaşmak istiyor. Biz de onun bu isteğinin kabul olmasını ve ülkemizi en iyi şekilde temsil etmesini dileriz. 

ALİYE YÜCEL

19 Şubat 2017 Pazar

OTURARAK VOLEYBOL


Oturarak voleybolu duydunuz mu? Pek çok kişi bunu ilk kez duyuyor olabilir. Çünkü, oturarak voleybol (paravolley) Türkiye'de çok duyulan bir spor dalı değil. Oturarak voleybol bir engelli sporu ve bedensel engelliler tarafından oynanan voleybol çeşididir. Oturarak voleybola; ampute, bacağı veya kolları felçli, bacağı kısa, skolyoz, cüce, MS hastası, polio ve beyin felci geçiren bedensel engelliler katılabiliyor.
 
10x6 metrekarelik bir sahada; erkekler için 1.15 metre, kadınlar için 1.05 metre yüksekliğinde filelerde oynanır. Tahmin edileceği gibi, oturarak voleybolun normal voleyboldan bazı farklılıkları vardır. Servis vuruşu, hücum vuruşu ve blok esnasında oyuncunun bir bölümü yerle temas halinde olmak zorundadır. Takımlarda en az 8 sporcu vardır. Yaş sınırlaması da şöyledir; en küçük sporcu 12 yaşında, en yaşlı sporcu da 50 yaşında olabilir.

Oturarak voleybol, dünyanın bir çok yerinde  ve Paralimpik Oyunları'nda (Engelli Olimpiyatları) yıllardır oynanmaktadır. İlk olarak 1956 yılında Hollandalı Spor Komitesi tarafından kurulmuştur. Ülkemizde 2005 yılında tanıtım seminerleri ve antrenörlük kurslarıyla başlamış, 2006 yılında BESF tarafından branş olarak tanınmıştır. Çeşitli şampiyonalar, milli takım kampları ve özel turnuvalar ile devam etmiş. Ancak Türkiye'de  oturarak voleybol ligi  yıllar sonra 2016 yılında kurulmuştur.


Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu (TBESF) tarafından düzenlenen Türkiye Oturarak Voleybol Ligi 1. Lig 1. Etap Karşılaşmaları bu hafta 17-18-19 Şubat tarihlerinde Karabük'te yapıldı. 3 gün süren karşılaşmalarda Karabük, Zonguldak, Samsun, Adana, Konya, Muğla, Diyarbakır ve Karaman'dan 9 takım mücadele etti. 1. Lig 1. Etap karşılaşmaları sonrası A Grubu'nda Zonguldak Ereğli Belediyespor 12 puanla, B Grubu'nda ise Adana Umudun Işığı 9 puanla lider oldu.

Bu hafta yapılan karşılaşmalardan kaç kişinin haberi oldu? Maalesef çok az kişi bunu duydu. Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Asbaşkanı Oğuz Çerik yaptığı açıklamada bundan yakındı ve "Oturarak voleybol sporu dünyada üst sıralara ulaşıyor. Ancak henüz Türkiye'de istenen seviyede değil..." diye bir açıklama yaptı. Ülkemizde maalesef engelli sporlarına ilgi çok az. Bu nedenle oturarak voleybol da bundan payını alıyor. Oysa ülkemizde diğer spor dalları gibi engelli sporu da her türlü ilgi ve desteği görmeli... 

ALİYE YÜCEL  

18 Eylül 2016 Pazar

2016 PARALİMPİK OYUNLARI BİTTİ


7 Eylül'de başlayan 2016 Paralimpik Oyunları (Engelli Olimpiyatları) bugün sona erdi. Brezilya Rio'da yapılan olimpiyatlar çok ilginç görüntülere sahne oldu.

Paralimpik Oyunları'nda ilk madalyamız judoda Ecem Taşın'dan geldi. Kadınlar Judo 48 kiloda yarışan görme engelli Ecem Taşın, Tayvanlı sporcu ile karşılaştı ve bronz madalya kazandı. 

İlk altın madalya ise Nazmiye Muslu Muratlı'dan geldi. Muratlı, halterde kadınlar 41 kiloda 104 kiloyla dünya rekoru kırarak altın madalya kazandı. Nazmiye Muslu Muratlı 2012 Londra Paralimpik Oyunları'nda da altın madalya kazanmıştı.

2016 Paralimpik Oyunları'nda ikinci altın madalyamız masa tenisinden geldi. Sporcumuz Abdullah Öztürk, 4. Class'da mücadele etti. Çinli rakibini 3-1 yenerek altın madalyanın sahibi oldu.

Kadınlar atıcılık branşında Ayşegül Pehlivanlar, 10 metre havalı tabanca kategorisinde 3. oldu ve bronz madalya elde etti.


Judoda kadınlar 70 kiloda görme engelli Mesme Taşbağ, Belaruslu rakibiyle karşılaştığı maçı kazandı ve bronz madalyanın sahibi oldu.   

İlk gümüş madalyamız masa tenisinden geldi. 7. Class sporcumuz Kübra Korkut, final maçında Hollandalı rakibine yenildi. Gümüş madalya elde etti.

Bir bronz madalyada 4-5 Class'da Masa Tenisi Milli Takımımız'dan geldi. Abdullah Öztürk, Ali Öztürk ve Nesim Turan'dan oluşan grubumuz Çin Milli Takımı'nı mağlup ederek bronz madalya kazandı.

Görme engelliler (T11) 1500 metrede koşan Semih Deniz 3. oldu ve bize bir bronz madalya getirdi. 

Goalball Kadın Milli Takımı, finalde Çin ile oynadığı karşılaşmayı 4-1 kazanarak altın madalyanın sahibi oldu. 

Türkiye; 3 altın, 1 gümüş ve 5 bronz madalya aldı.


ALİYE YÜCEL

21 Şubat 2016 Pazar

BAŞARILAR GÖRMEK İÇİN


Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Türkiye Görme Engelliler Spor Federasyonu (GESF) arasında bir iş birliği protokolü imzalandı. Böylece görme engelli yetenekli öğrenciler daha çok spor yapma imkanı bulacak. Bu oldukça güzel bir gelişme... Görme engelli öğrenciler hem eğitimlerini sürdürecekler, hem de yetenekli oldukları bir  sporda dalında faaliyet gösterecekler. Sporun sevdirilmesi ve geliştirilmesi için düşünülmüş çok güzel bir çalışma...

Sporun insanlar için önemini söylemeye gerek var mı bilmiyorum. Ancak engelliler için çok ayrı bir önem taşıyor. Spor engellilere; bedensel, ruhsal ve sosyal açıdan büyük katkılar sağlıyor. Spor, bir engelli için engeli ile başa çıkmakta en büyük etken... Bilmem engellileri spor yaparken gördünüz mü? Hepsi de müthiş azimli, yılmak nedir bilmeyen gerçek sporcular... Öylesine kendinden emin ve kendileriyle barışık ki... Onlara baktıkça engelli olmadıklarını, engelleri nasıl da aştıklarını görüyorsunuz.

Bu protokolden sonra Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı özel eğitim okul ve kurumlarına giden, kaynaştırma eğitimi alan görme engelliler böylece daha fazla fiziksel ve sosyal aktiviteye katılacaklar. Yapılan bu iş birliği ile görme engelli öğrencilerin eğitim aldığı okullarda sporun yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Görme engelli öğrencilerin spor dallarında başarı göstermesi hedefleniyor.


Bu proje kapsamında okullarda yetenek tarama testleri yapılacak. Yapılacak tarama testleriyle yetenekli görme engelli öğrenciler tespit edilecek. Bu öğrenciler spora yönlendirilecekler. Böylece yeteneği olduğu halde spor yapamayan öğrenciler spor yapma imkanına kavuşacak. Türkiye Görme Engelliler Federasyonu'na bağlı atletizm, futbol, futsal, goalball, halter, judo, satranç ve  yüzme branşları var. Yetenekli görme engelli öğrenciler bu dallarda spor yapabilecekler.

Protokolde sporu teşvik amaçlı pek çok ayrıntı düşünülmüş... Okul spor kulübü takımlarının top, forma, eşofman, ayakkabı çanta gibi malzeme ihtiyaçları da karşılanacak. Görme engelli sporcuların katılacağı etkinliklerin geliştirilmesine ilişkin plan, program, proje gibi faaliyetlerle, onların uyum alanlarında daha aktif ve katılımcı rol almalarına yardımcı olunacak. Bu öğrencilere eğitim veren öğretmenlere de ihtiyaç duyulduğu hallerde seminer, oyun kuralları ve antrenörlük kursları verilecek.

Engelli sporcular ulusal ve uluslararası alanlarda oldukça başarılı oluyorlar. Görme engelli sporcular da Paralimpik Oyunları'nda başarılar elde ediyorlar ve oldukça iddialılar. Bu yıl da Brezilya'da Paralimpik Oyunları var. Eylül ayında yapılacak olan 2016 Rio Paralimpik Oyunları'nda tüm engelli sporcularımızın başarı olmalarını diliyoruz. İşte Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Görme Engelliler Spor Federasyonu'nun yaptığı bu iş birliği de daha çok başarılar görmek için...


ALİYE YÜCEL

8 Eylül 2013 Pazar

2020 PARALİMPİK OYUNLARI DA TOKYO’DA


Bu yazımın başlığına “2020 Paralimpik Oyunları da İstanbul’da” yazmayı ne çok isterdim. Ama maalesef olmadı… 2020 Yaz Olimpiyatları ve 2020 Paralimpik Oyunları (Engelli Olimpiyatları) da Tokyo’da yapılacak… İstanbul kaybetti. İstanbul’la beraber binlerce engelli de kaybetti...

Paralimpik Oyunları, çeşitli engel gruplarından sporcuların katıldığı ve farklı sporların yapıldığı bir etkinlik… Paralimpik Oyunları Yaz ve Kış Oyunları olmak üzere olimpiyatların bitmesinden iki hafta sonra yine aynı ülkede yapılıyor. Yani 2020 Olimpiyatları’nı İstanbul kazansaydı, 2020 Paralimpik Oyunları ülkemizde yapılacaktı.

Bilindiği gibi; 2020 Yaz Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları için aday kentler İstanbul, Tokyo ve Madrid’ti… Dün akşam Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te yapılan oylamanın ilk turunda Tokyo 94 oydan 42’sini alarak finale kaldı. İstanbul ve Madrid ise 26’şar oyla eşit durumdaydı.

Finale kalacak diğer aday şehrin belirleneceği bir oylama daha yapıldı. O oylamada İstanbul 49, Madrid ise 45 oy aldı. O zaman biraz ümitlendik. Acaba İstanbul alacak mı? diye… Ancak finalde Tokyo 60, İstanbul ise 36 oy aldı. Böylece 2020 Yaz Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları’na ev sahipliği yapacak ülke Japonya oldu.


Türkiye’nin de, Japonya’nın da tanıtım filmlerini izledim. Hakkını vermek lazım, Tokyo’nun tanıtım filmini daha çok beğendim. Farklı spor ve engel grubundan engelli sporcuların gösterilmesi beni çok etkiledi. Bu sunum bile olimpiyatları hak ediyordu. Tanıtım film deyip geçmeyelim. Beni etkiledi… Komiteyi de etkilemiştir mutlaka…

Tokyo’nun tanıtım filminde Olimpiyatlar’dan hemen sonra düzenlenecek Paralimpik Oyunları için engelli sporcular da yer alırken, bizdeki tanıtımda bir tek engelli bile yoktu. Oysa geçtiğimiz yıl yapılan Londra 2012 Paralimpik Yaz Oyunları’na ülkemiz 67 sporcu ile 10 branşta katılmış ve çok önemli başarılar elde etmişti…

Kendi adıma ve tüm engelliler adına 2020 Olimpiyatları’na İstanbul’un ev sahipliği yapmasını çok isterdim. Çünkü o zaman bu konuda ciddi düzenlemeler ve çalışmalar yapılacak, böylece engellilerin hayatı çok kolaylaşacaktı. İstanbul için tüm engeller kalkmış olacaktı…

İstanbul’da yaşayan binlerce engelliyi yok sayıp, “Olimpiyatlar için İstanbul’u engellilere göre düzenleyeceğiz…” demek çok yanlış… Olimpiyatlar olmasa engelliler için bir şey yapılmayacak mı? Bunun için yıllar sonrasına, 2020 yılına umut bağlamak ve olimpiyatları beklemek çok acıydı… Ama ne yapalım buna da razıydık… O da olmadı…


ALİYE YÜCEL

9 Eylül 2012 Pazar

PARALİMPİK OYUNLARI’NDAKİ BAŞARIMIZ



2012 Londra Paralimpik Oyunları (Engelli Olimpiyatları) bugün bitiyor. Paralimpik Oyunları’ndaki başarımızı görmezden gelemeyiz. Ülkemiz, 21 bayan 46 erkek toplam 67 sporcu ile 10 branşta katıldı ve oyunları 1 altın, 5 gümüş ve 4 bronz olmak üzere toplam 10 madalyayla tamamladı.
22 yıllık Paralimpik Oyunları boyunca bu güne kadar 4 madalya kazanmışken, 2012 Londra Paralimpik Oyunları’nda 10 madalya birden kazanmak gerçekten çok büyük başarı… Madalyadaki başarının yanı sıra Paralimpik Oyunları tarihinde ilk kez takım sporlarında temsil edildiğimiz Londra’da Goalball Milli Takımımız kazandığı bronz madalyayla da tarihe geçti. Bu başarıları küçümsemek çok yanlış olur. Kazanılan bu büyük başarıya rağmen gündemde olmaması da ilginç…
Paralimpik Oyunları’nda elde edilen başarılar için Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç “Türk sporu adına bir devrimdir. Skora değil sporcuya bakıyoruz. Paralimpik sporcularımız mucizelere imza atıyor. Başarı hepimizin. Herkes itiraf etsin. Türkiye “Paralimpik” kavramının varlığını Londra 2012 ile fark etti…” açıklamasını yaptı. Bakan haklıydı. Paralimpik Oyunları bilinmiyor. Oysa Paralimpik Oyunları, önemsenmesi gereken bir organizasyondu. Çünkü orada sadece spor ve sporcu yoktu! Evet, Paralimpik Oyunları mutlaka takip edilmeliydi. Tüm yarışlar izlenmeliydi. Hiç kaçırmadan… Hatta belki de orada seyirci olmak gerekiyordu. Oradaki coşkuyu daha yakından görebilmek için…
 
Paralimpik Oyunları’nı büyük bir zevkle seyrettim. Özellikle de bizim sporcularımızın katıldığı yarışmaları… Ne müthiş kareler gördüm. Azim dolu, vazgeçmek bilmeyen gerçek sporcular... Nasıl kendinden emin ve kendileriyle barışıklar… Engelli değildi onlar! Onlara baktıkça gördüğüm buydu.  Asıl engelli olanlar pek çok şey yapabilecekleri halde yapmayanlar galiba…
İşte 2012 Londra Paralimpik Oyunları’nda madalya kazanan sporcularımız:
Altın Madalya:
Nazmiye Muslu (Halter – 40 kg.).
Gümüş Madalya:
Çiğdem Dede: (Halter – 44 kg.)
Korhan Yamaç: (Atıcılık – 10 Metre Havalı Tabanca)
Nazan Akın: (Judo – 70 kg.)
Neslihan Kavas (Masa Tenisi)
Kadınlar Masa Tenisi Milli Takımı.
Bronz Madalya:
Duygu Çete: (Judo – 57 kg.)
Özlem Becerikli: (Halter – 56 kg.)
Doğan Hancı: (Okçuluk – Makaralı Yay Bireysel Açık Sınıf)
ve Goalball Milli Takımı.
2012 Londra Paralimpik Oyunları’nda katılan ve bizi gururlandıran tüm sporcularımıza çok çok teşekkürler…
 
ALİYE YÜCEL

 

2 Eylül 2012 Pazar

ENGELLİ OLİMPİYATLARI: PARALİMPİK OYUNLARI


2012 Paralimpik Oyunları (Engelli Olimpiyatları) büyük bir açılış töreniyle başladı. 29 Ağustos – 09 Eylül 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilecek oyunlar İngiltere’nin başkenti Londra’da yapılıyor. Londra 2012 Paralimpik Yaz Oyunları’na ülkemizden 21 bayan 46 erkek, toplam 67 sporcu ile 10 branşta katılıyoruz.

Paralimpik Oyunları, çeşitli engel gruplarından sporcuların katıldığı ve farklı sporların yapıldığı bir etkinliktir. Orijinal haliyle “Paralympic” kelimesi İngilizce engelli anlamına gelen “Paralyzed” ve “Olympic” kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. Paralimpik Oyunları Yaz ve Kış Oyunları olmak üzere olimpiyatların bitmesinden iki hafta sonra yine aynı ülkede yapılıyor.

Engelli olimpiyatlarının fikir babası Sir Ludwig Guttman’dır. Nörolog Doktor Guttman, Stoke Mandeville Hastanesi'nde felçli genç gazilere bakarken, onların rehabilitasyonunda sporun ne kadar önemli olacağını keşfetmişti. Sir Ludwig Guttman, yıllar sonra BBC’ye verdiği bir röportajında “Yarım felç ya da baştan aşağısı felç olma gibi ciddi bir engelle karşılaşan bir insanın ruhu da bundan etkilenir. Bu olumsuz psikolojik etkiden kurtulmak için spordan iyisi olamaz. Spor aklı çalıştırır, özgüveni arttırır, itibar kazandırır, dostluk bağlarını güçlendirir. Bu dört unsur da engelli insanı, engelsizlere eşit kılar…” diyerek sporun engellilere yaptığı olumlu etkiyi anlatmıştır.
 
Guttman, The Stoke Mandeville Hastanesi'nde, tekerlekli sandalyedeki engellilerin rehabilitasyonu için sportif aktiviteler düzenlemiş ve böylece bu engelliler sporunun tarihsel başlangıcı olmuştur. Sir Ludwig Guttman’ın düzenlediği 1. Stoke Mandeville Tekerlekli Sandalye Oyunları, 1948 Londra Olimpiyat Oyunlar ile aynı tarihte yapılmıştır. 2. Dünya Savaşı gazilerinin katılımıyla düzenlenen bu organizasyon, dört yıl sonra Hollandalı sporcuların katılımıyla uluslararası olmuş; engelli sporcular için olimpik stildeki ilk organizasyon ise 1960 yılında Roma Olimpiyatları’nın ardından yapılmıştır. Paralimpik Oyunları, 2008 yılında olimpiyatlardan sonra uluslararası ikinci büyük spor yarışması haline gelmiştir.
Bu yıl 14’cüsü düzenlenen Paralimpik Oyunları’na 165 ülkeden 4200 sporcu katılıyor. 20 farklı spor branşında yapılıyor. Ne güzel bir gelişme ki Paralimpik Oyunları’nda yer alan spor dalları artmakta ve engelli sporcuların kırdığı rekorlar olimpiyat rekorlarına yaklaşmaktadır.
2012 Paralimpik Oyunları Oyunları’nda Milli haltercimiz Nazmiye Muslu, Dünya ve Paralimpik Oyunları rekoru kırarak altın madalya kazandı. 40 kiloda podyuma çıkan Muslu, ilk hakkında 100 kilogram, ikinci hakkında 104 ve son hakkında 106 kilogram kaldırarak altın madalyanın sahibi oldu. Daha sonra 109 kilo kaldırmayı denedi ve hiç zorlanmadan bunu da kaldırıp dünya rekorunu elde etti. Onun durumunda olup evden dışarıya bile çıkamayanlara cesaret örneği oldu ayrıca herkese engellilerin neler yapabileceğini gösterdi.
 
ALİYE YÜCEL

12 Ağustos 2012 Pazar

OSCAR KOŞUYOR...


“Engelli Atlet yarı finalde…” cümlesini duyduğumda ekrana kilitlendim. Protez bacaklarıyla koşan biri… Bu engelliler olimpiyatı da değildi. Nasıl olur diye çok şaşırdım. Tüm engelliler adına büyük bir gurur duydum. İşte olması gereken bu diye düşündüm.
2012 Londra Olimpiyatları sona erdi. Atletizm Erkekler 400 metre elemelerinde yarışan ilk ampute atlet Oscar Pistorius ise tarih yazdı. Güney Afrikalı engelli atlet 45,44’lük derecesiyle serisinde 2. oldu ve yarı finalde koşmaya hak kazandı. Sonra başarılı olamadı ve madalya alamadı… Ama benim gözümde sanki tüm madalyaları o aldı!
Oscar, 1986 yılında Güney Afrika’nın Johannesburg kentinde doğdu. Ailesinin sevinci buruktu, çünkü her iki fibula (baldır) kemikleri olmadan dünyaya gelmişti. Bu nedenle 11 aylık iken her iki bacağı kesildi. Oscar küçük yaşta spor yapmaya başladı ve engelleri böyle aştı. Protez bacaklarıyla sutopu, tenis, kriket ve rugby yaptı. Dizindeki problem nedeniyle rugbyyi bıraktı ve atletizme başladı.
Oscar, gerekli yeteneği ve performansı olduğuna inanıyordu. “Yapabileceklerim yapamayacaklarımdan çok daha fazla…” diyerek pistlere koştu. Küçükken nasıl protez bacaklarıyla normal arkadaşlarını geçiyorsa, şimdi de herkesle yarışabilirdi. Öyle de yaptı. Bacaklarındaki karbon fiberden yapılan protezlerle koşuyor, yarışıyor, dereceler yapıyordu.
Oscar Pistorius, adından söz ettirmeyi başardı. Atletizmde ilk başarısını 2004 Atina Paralimpik Oyunları’nda 200 metrede altın, 100 metrede bronz madalya alarak kazandı. Fakat sonra karşısına büyük bir engel çıktı. 2007 yılında Uluslararası Atletizm Federasyonu (IAAF) “Avantaj sağlayan her hangi bir ekipmana sahip bir sporcu olimpiyat oyunlarında yarışamaz” diye bir kural koydu. IAAF, Oscar’ın protezleriyle testler yaptı. Sonucunda bacaklarını kullanan atletlere kıyasla daha az enerji harcadığı ve bunun kendisine avantaj sağladığı kararına varıldı.

Pekin Paralimpik Oyunları’nda 100, 200 ve 400 metrede altın madalya kazanan Oscar’ın 2008 Pekin Olimpiyat Oyunları hayali ne olacaktı? Oscar vazgeçmedi ve Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi’ne (CAS) başvurdu. Testlerde avantajlar ölçülmüş, dezavantajlar ölçülmemişti. Aslında protezler Oscar’a avantaj sağlamıyordu. Böylece CAS, IAAF’ın yasağını kaldırdı.
2011 yılında Daegu’da yapılan Dünya Atletizm Şampiyonası’nda ilk kez paralimpik olmayan büyük bir şampiyonada bayrak yarışında gümüş madalya kazanan Oscar, 2012 Londra Olimpiyatları’na iki farklı kategoride koştu. Bu arada Oscar Pistorius’u olimpiyatlara gönderen Güney Afrika’yı çok takdir ve tebrik etmek lazım… Kaç ülke bunu yapardı acaba?
“Bacakları olmayan en hızlı şey” diye bilinen Oscar Pistorius, kurumsallaşmış spor endüstrisinin koyduğu katı normları da kırmış oldu. Çünkü spor örgütleri herkesi sporun içine çekiyor gibi görünürken, bir taraftan da insanlara belli normlara göre roller biçiyor. Bu rollerin dışına çıkmalarını da engelliyor. Örneğin, “normal atletler” normal yarışlarda, “engelli atletler” de paralimpik yarışlarda yarışabilir gibi…
Bacakları olmayan bir insanın olimpiyatlarda yarışması ne müthiş bir olay… 2012 Londra Olimpiyatları denildiğinde akıllara gelen ilk isim olacak… Kendisini stadyumda ve televizyon başında izleyenlere hissettirdikleri kelimelerle anlatılır gibi değil… Belki de bundan sonra farklı engelleri olan sporcuları da izleyebileceğiz olimpiyatlarda… Bunu Oscar’a borçlu olacağız…
“Küçükken annem bana ve kardeşime seslenirken şöyle derdi: Carlos ayakkabılarını giy ve dışarı çık, Oscar sen de protezlerini giy ve çık… Bu yüzden hiç bir zaman bir engelim olduğunu düşünmedim... Hep farklı bir ayakkabılarım olduğunu düşündüm…” diyen Oscar’ın hayatı film olsa Oscar, belki de Oscar’a koşardı…

ALİYE YÜCEL